Türk Edebiyatının ilk psikolojik romanı Eylül, Servet-i Funun dergisinde tefrika edilmeye başlayinca yazarı Mehmet Rauf'a büyük şöhret kazanmıştır.
Yasak aşkin işlendiği eserde Suat eşinin mutluluğu için çabalayan fedakar bir kadın.Suat'in kocası Süreyya ise eşini seven ancak biraz kayıtsız bir tip.Necip ise Sureyya'nın akrabası ve sürekli ziyaretlerine gelen bekar,Beyoğlu'nda eğlence hayatının içinde olan bir karakter.
Necip kari koca arasındaki bu sıcaklığa şahit olurken,evlilikle ilgili olumsuz düşunceleri değışmeye başlar.Suat gibi sicak,samimi,icten seven bir eşin hayalini kurmaya başlar.Zamanla yaptigı sık ziyaretler sonunda Suat'a aşık olur.Suat'ta bu aşkı hisseder ve duygularını içten içe yaşamaya başlarlar.
Olaylardan cok karakterlerin ruh halini uzun uzun bazen yorularak okudugumuz bu eserde,Suat ve Necip'in sessiz aşkını okuyoruz.Sadece gözlerin konuştuğu bu aşkta Suat ve Necip, tek bir bakişla kederlenebiliyorken yine tek bir bakışla dünyanın en mutlu insanı olabiliyorlardı.Keder,öfke,kıskançlık,hasret,vicdan azabı,sevgi...hepsi o bakışlarda gizliydi.
Günümuz türkçesine uyarlanmış bu kitapta sınırlı olsa da anlaşılmayan yerler vardı.Kahramanların iç dünyasının anlatilması,tasvirler başarılıydı ancak zaman zaman uzunluğu yordu.Yine de ne olacak diye merakla okuduğum bir eser oldu.
(253 sayfa)
Keyifli okumalar...