Eylül
Mehmet RaufOldest Eylül Quotes
You can find Oldest Eylül quotes, oldest Eylül book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
"Herkes, samimiyetini başka bir zamana saklıyormuş gibi..."
"Ben, seni ne kadar sevdiğimi başka kadınları gördüğüm zaman anlıyorum. Bazen rast gelip hatta senden güzel bulduğum kadınlara bakıyorum da hiçbirini senin kadar, senin gibi sevemeyeceğime kendi kendime yemin ediyorum. Sende bir şey var, öyle bir şey ki hiçbirinde rastlamıyorum. Öyle bir şey ki işte bütün endişelerim senin yanında yok oluyor. Ruhuma bir şifa, bir sakinlik geliyor. Dudaklarını gözlerime dokundurduğun zaman bütün canımın koşa koşa gelip toplandığını, orada seninle buluşmaktan mutlu olarak kaldığını hissediyorum. Hele şimdi bana öyle geliyor ki ben, dünyada senden başka hangi kadını alsaydım hiçbirisiyle senin gibi olamayacaktım; senin gibi böyle samimi, ruhuma kadar, böyle canıma kadar samimi..."
Sayfa 16
“acaba senin ellerin gibi yüce eller bu yaraları sarabilir mi?”
Sayfa 78Kitabı okudu
“bu mümkün olur mu acaba?” onun gibi biri kendi şüphelerini, hâlâ tedavi edilemeyen bütün yaralarını ipek elleriyle saracak, onları iyi edecek, namuslu ve rahat bir hayat içinde güzel kokulara bürüyecek bir kadın.
Sayfa 97Kitabı okudu
ah, niçin ondan hep elinden gelmeyen şeyler isteniyor, hiç onun arzusu sorulmadan, ne kadar üzgün olduğu merak edilmeden niçin ona böyle eza ediliyordu?
Sayfa 146Kitabı okudu
Lâyık olan mutlu olur veya Goethe'nin dediği gibi, lâyık olan kazanır ve kazanamayan lâyık değildir.
Sayfa 45Kitabı okudu
İnsanlar niçin böyle kötü olmuşlar? İyilik arzusuyla beraber bu kötülüğün ne gereği var? ... Her türlü düşüncelerden uzak olarak niçin temiz ve masum yaşamamalı? Nedir bu insanlıktaki, varlığımızın derinliklerindeki kokuşma; bu çamur, bu fırtına.. Pisliğin, bir daha kalkmamak üzere, temizliği yaralaması niçin?
Sayfa 171Kitabı okudu
Ufak, acı bir farkındalık anı
Ne kadar aldanmış olduğunu, hayatını güzel ve mutlu bir hayat diye görmekten çok; öyle devam edecek, öyle devam etmemesi için hiçbir sebep yok diye inandığı için ne kadar budalalık etmiş olduğunu bir gün, sadece kalp yorulduğu, ruh usandığı için her şeyin değişip insanın yabancı bir çevre, yabancı bir hayat içinde, hatta o zamana kadar bile aldanarak yaşadığını kabule mecbur kaldığını görüyor, her şeyi şimdi anlıyordu.
Sayfa 229Kitabı okudu
..önce bir saniye, ikisi de tereddüt ettiler; fakat sonra Süreyya, Necib'in dehşetle haykırarak içeri atıldığını gördü..
Sayfa 368Kitabı okudu