Eline bir iş al, düşünme derin. Etrafıma bir göz gezdirdim. Elime alacak bir şey yoktu. Düşünmeden ne iş yapılabilir, Yarabbi? diye başımı kaşıdım. Derin düşünmenin yalnız kârsız değil, aynı zamanda gayet zararlı bir ameliye olduğunu da biliyordum. Nihayet buldum. Düşünmeden dünyada yapılacak yegâne şeyi buldum. Üstü tozlanmış yazı masamın önüne geçtim. Hokkamın murekkebi mayi benliğini havaya feda etmiş, "kuruyup buhar" olmuştu.Elime bir kurşunkalem aldım. Ne yaptığımı tahmin edersiniz... Bir "hikaye" yazdım. Keşke yazmakla kalsaydım!Tuttum bu hikâyeyi bastırdım da...