"Dokuzuncu Hariciye Koğuşu" ve "Yalnızız" eserlerinin ardından, okuduğum üçüncü eseri. Ve artık rahatlıkla şunu söyleyebilirim ki; Peyami Safa tam bir "ruh ressamı". Psikolojik tahlil ustası kendileri. Bu kısacık eserde bile o denli yoğun ki ruhsal fırtınalar, çözülmeler, çözümlemeler...
Ve yine Peyami Safa'nın ustalıkla değindiği konular; yanlış batılılaşma, doğu-batı çatışması, geleneklerin önemi, yalan, huzura ve sağlıklı bir ruh haline erişebilmek adına gerçekleştirilen içsel çatışmalar... Bu eserinde temel, doğu-batı çatışması üzerine kurulu, bunu net görebiliyoruz. Bu çatışmayı, doğuyu ve batıyı temsil eden kişiler, yerler ve çevreler çatışması şeklinde vermiş.
Fatih semti doğuyu, Harbiye ve Şişli batıyı temsil eder.
Neriman, Fatih’te doğan, yüzünü Beyoğlu’na çeviren ve iki kültür arasında bocalayan, kendini arayan, bir genç kız.
Şinasi, Fatih’li kalmayı tercih eden, Şişli ve Harbiye’dekilere karşıt bir pozisyonda yer alan, kültürel yönden milli özelliklere sahip çıkan bir genç. Zira görüyoruz ki; Harbiye, ona göre batı kültürünün yozlaşmış tarafıdır.
Macit batılı yaşamı ve kültürü temsil eden bir genç.
Ve Neriman'ın babası Faiz Bey. Tamamen Doğu kültürüyle yoğrulmuş. Farabi, Gazali, Mesnevi okuyan, ziyadesiyle eğitimli, emekli bir memur.
Daime aklımızda kalacak bir eser daha...
Buyurunuz.