" Ne felâket ! Ne felâket ! Bu bir tek zavallının acı akıbeti iliklerime kadar işlerken ve beni azap içinde kıvrandırırken , şu alçağın kılı bile kıpırdamıyor!.. Sırıtarak, bu ne ilktir ne son olacaktır diyor..."
" Eskiden olsaydı, böyle günahkâr kızın yüzü bana nasıl da kara görünürdü! Halbuki, şimdi onu müdafaa ediyorum. Neden ? Çünkü ben de aynı günahı işlemiş bulunuyorum! Fakat, benimki farklı... Günah aynı ; ama günaha götüren yollar farklı !.. "
" Her şeyi duydum ! Doğrusu , esaslı bir vaaz verdin... Kızlar, evleneceği erkeğin dindar olup olmadığını çok merak ederler. Sebebini de söyleyeyim mi : Eğer Allah'a itaat ediyorsa , bana da itaat eder diye düşünürler!.."
" Eğer dilinin gayesi Allah'ı tanıtmak , ruhların ölmezliğini müjdelemek ve ahiret inancını yerleştirmek ise ; ismin ne ehemmiyeti var ? Eğer ben bunlara inanıyor ve iman ediyorsam , niçin kendi dilimde bunu ifade edemeyeyim?"