Felsefe El Kitabı

Selahattin Hilav

About Felsefe El Kitabı

Felsefe El Kitabı subject, statistics, prices and more here.

About

"Felsefe, yeni gerçeklere açık olan, onları irdeleyen ve eleştiren; her konuyu kökünden ele alarak aydınlığa kavuşturmak isteyen derinlemesine düşüncenin çabasıdır. Başka bir deyişle, varlığın tümü gibi, felsefenin bulguları ve açıklamaları da sürekli olarak ortaya çıkan, değişikliğe uğrayan, bir bölümü ortadan kalkan ve bir bölümü bir başka biçimde varlığını sürdüren şeylerdir. Ama bütün bu değişmenin altında, süregelen ve kalan bir şey de vardır. Bu kalan şey, son sözü söylediklerini ileri süren çeşitli felsefe sistemlerini yaratarak ilerleyen ve sürekli bir eleştiriyle, kendi kendini daha fazla açıklığa ve bilince kavuşturan insan düşüncesidir; bilgileri, yaratıları, umutları, özlemleri üzerinde sürekli olarak derinleşen insanoğlunun düşünsel çabasıdır."
Estimated Reading Time: 7 hrs. 29 min.Page Number: 264Publication Date: August 2011Publisher: Yapı Kredi Yayınları
ISBN: 9789750816086Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Book Statistics

Reader Profile of the Book

Kadın% 25.9
Erkek% 74.1
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

About the Author

Selahattin Hilav
Selahattin HilavYazar · 10 books
1928 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nden[1] mezun olduktan sonra, Fransa'da Sarnbonne ve İşçi Üniversiteleri'nde okudu. Ardından felsefe çalışmalarını kesintisiz sürdürdü. Babası İran Kürtlerinden İstanbul'a göç etmiş ve sonradan Hilav soyadını almış olan Muhammed Mihri Bey'dir. Felsefeci, çevirmen ve denemeci olarak tanındı. Yazko Felsefe Yazıları adlı dergide yöneticilik yaptı. Felsefe yazılarının yanı sıra edebiyat üzerine yazılar da yayımladı. Türkiye'de felsefenin ve birçok kuramsal konunun anlaşılmasına ve öğrenilmesine açıklayıcı yazılarıyla öncülük etti. Selahattin Hilav, 12 Mayıs 2005 tarihinde İstanbul'da öldü. Aydınlanmacı felsefenin ve Marksizm'in Türkiye'de kuramsal olarak anlaşılmasında önemli katkıları oldu. Yabancılaşma kavramı başta olmak üzere, Asya tipi üretim tarzı, şeyleşme gibi pek çok marksist kavramın bu şekilde Türkçeye girmesini sağladı. Öte yandan, varoluşçuluğun hem edebî hem de felsefî olarak Türkiye'ye girmesine katkıda bulundu. Sartre'ın Bulantı'sını, Arthur Schopenhauer'un Aşkın Metafiziği'ni, Michel Foucault'nun Bu Bir Pipo Değildir'ini çevirdi.