Bir sihirbaz düşünün! Bu sihirbazın sahnede bir dolabı var. Ve sihirbaz bu dolabın içine giriyor, dolaptan bir sandalye çıkarıyor. Daha sonra çıkardığı sandalyeyi tekrar dolaba koyuyor ve dolabın içinden bir masa çıkarıyor. Ve masayla birlikte tekrar dolaba girip, dolabın içinden bir dolap çıkarıyor. Sihirbazın dolabın içinden çıkardığı malzeme
Ted Turner 1997 yılında Birleşmiş Milletler’e bir milyar dolar bağışta bulunmuş. Bu olay bana tilki ve kürkçü dükkânı meselesini hatırlattı. Yani nasıl ki tilkinin dönüp dolaşacağı yer kürkçü dükkânıysa aynı bunun gibi paranın da dönüp dolaşacağı yer Ted Turner gibi insanlardır. Çünkü üretim araçları veya paranın dolaşım mekanizmaları üstünde
Dünyadan bakan bir insan ayı yukarıda görür. Aydan bakan bir insan ise dünyayı yukarıda görür. Yani uzayda yön kavramı, varlığını bulunduğunuz konum borçludur. Einstein, göreceliliği bilimsel bir temele oturtunca göreceliliğin kendisi dışında çoğu şeyin göreceli olduğu anlaşıldı. Bu olay sadece insan ilişkileri bağlamında değil doğal dünyada da
Kuyruğu ile uçurumun tepesindeki bir ağacın dalına tutulmuş kertenkele! Aşağı doğru bakar ve bulunduğu yükseklikten korkar! Vücudu bu korkudan ötürü kuyruğunu bırakır! Kertenkele yere çakılıp ölür! Zekanın yarısı cesarettir. Korkarsan kaybedersin!