Paleolitik çağda avcıların yaşamlarını sürdürebilmeleri için ittifaklar aracılığıyla av sahalarını güvence altına almaları gerekiyordu. Bu nedenle kafileler egzogami (dıştan evlenmek) olmak zorundaydı. Yerleşik düzene geçildiğinde egzogaminin yerini endogami(içten evlenmek) aldı. Artık aile resileri doğurganlıklarını evin büyümesi amacıyla değerlendirmek üzere kızlarını kuzenleri için saklamaya başladılar. Kadınların kapatılmasının başlangıcı buraya dayanır.
“Feminizm” sözcüğü Fransızca’ya 1837’den sonra girdi. Robert Sözlüğü, bu sözcüğü, “kadınların toplum içindeki rolünü ve haklarını genişletmeyi öngören bir doktrin” olarak tanımlamaktadır. Ancak düşünce eylemdan ayırmak olanaksızdır..
Ataerkil yapının kökenlerinin (Paleolitik Çağdan itibaren) anlaşılması ve Neolitik Devrimin (yerleşik hayat ve tarımın başlaması) ataerkil yapıyı ortaya çıkarmasının anlaşılır ve keyifli bir dille anlatıldığını söyleyebilirim. Günümüze gelen süreçte de bu yapının aşamalarını ve ilk feminist hareketleri kronolojik olarak ele alması açısından da oldukça akıcı bir eser. Fakat feminizm teorisi ve feminist kuramlar üzerine herhangi bir anlatım yok. Bu açıdan eserin ismi sizi yanıltmasın. İyi okumalar..
FeminizmAndree Michel · İletişim Yayınları · 199389 okunma