Dün, bugün ve yarın üçlüsünde bizler bugün yaşarken, yarına dünün köprüsünden geçeriz. Bu köprüden geçerken de kökü mazide, gözü atide olmak gerekir. Bu çizgiyi ilke edinerek şanlı mirasımızı bilmemiz ve saadetli ecdadımızı tanımamız gerekmektedir. bu eser yüce kitabımıza duydukları saygı ile birlikte kendilerine bahşedilen devletin padişahlarının birbiri ardına tahta geçerken nasihat ve vasiyetlerini konu almış. Kısa kısa yer alan hatıralar sıkmadan okutacak kitabı. Günü birlik değil zamana yayılarak okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Dünya tahtında oturan sultanların, maneviyatın sultanları önünde masum bir çocuk gibi nasıl boyun eğdiklerine şahit olacağız.
Sadece toprak parçasını fethetmenin hesabını değil, gönülleri feth etmenin hesabını da yaptıklarına hayran kalacağız.
Padişahların dünya'yı ne kadar önemsiz gördüklerini, gönüllerinden akar su misali dökülen mısralarından işiteceğiz.