Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1948-1988

Filistin Meselesi ve Arap-İsrail Savaşları

Fahir Armaoğlu

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Şeyh Kasım'ın öldürülmesi 1936'dan itibaren Arapların mücadelesini ve terör faaliyetlerini şiddetlendirdi. Bir yandan Arap siyasi partileri bir birliğe doğru yönelirken, diğer yandan terör örgütlerinin sayıları da, faaliyetleri de arttı. Kasım taraftarları, Şeyh Ferhan es-Sa'di liderliğinde İhvanü'l-Kassam adı terör örgütünü faaliyete geçirirken Cemal el-Hüseyni liderliğindeki Filistin Arap Partisi, 1936 başlarında, Hitler'in gençlik teşkilatına benzeyen el-Fütuvva (Yiğitler, Yiğit Gençler) teşkilatını, Neşâşibilerin Milli Savunma Partisi de, Mussolini'nin Kara Gömlekliler'ine benzeyen bir örgüt, bir teşkilat kurmuştur. Bunun yanında izci teşkilatları ve Arap işçi dernekleri de kurulmuştu. Kasımcıların bir grubu da İbrahim el-Kebir'in liderliğinde ed-Daraviş örgütünü kurmuşlardır. Diğer taraftan, Suriye'ye kaçan Arap liderleri, de, Filistin'deki ayaklanmaları ve terör hareketlerini bir merkezden yönetmek üzere , Filistin Milli Cihadı Merkez Komitesi'ni kurdular.
Sayfa 55 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Peel Komisyonu
1936-37 Arap ayaklanmaları üzerine Ingiltere hükümeti, eski Hindistan Işleri bakanlarından Lord William Robert Peel başkanlığında kurulan ve Kraliyet Filistin Komisyonu adını alan bir heyeti, bir rapor hazırlamak üzere Filistin'e gönderdi. Peel Komisyonu, Filistin'de iki ay süreyle incelemeler yapıp, Arap ve Yahudi pek çok kimseyle
Sayfa 62 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Reklam
"Osmanlı İmparatorluğu'nun, Balkanlarda olduğu gibi Orta Doğu'da da bıraktığı boşluk hâlâ istikrarlı şekilde doldurulamamıştır. Filistin meselesi, Türk'ün Orta Doğu'dan çekilmesinin bıraktığı boşluğun yarattığı ve günümüze kadar ulaşan sarsıntıların ancak bir parçasıdır."
Kronik KitapKitabı okudu
İngiltere'nin Filistin üzerindeki manda yönetimi, kendisinin daha önce açıkladığı gibi, 14-15 Mayıs gecesi saat 24:00'te sona eriyordu. 14 Mayıs günü, Filistin'deki İngiliz manda yönetiminin sona ermesinden birkaç saat önce, Tel Aviv'de toplanan Yahudi Milli Konseyi (Vaad Leumi) yayınladığı bir deklarasyonla, İsrail Devleti'nin kurulduğunu ilan etti. Deklarasyon, "Eretz İsrael yani İsrail Ülkesi, Yahudi milletinin doğduğu yerdir ve Yahudi milleti ilk defa burada devlet olmuştur" diye başlıyor ve "Biz, İsrail ülkesindeki Yahudi toplumunun ve Siyonist hareketinin temsilcisi olan Halk Konseyi'nin üyeleri olarak... tabiî ve tarihi hakkımızı kullanarak... Eretz İsrael'de, bundan sonra İsrail Devleti diye tanınacak olan Yahudi devletinin kurulduğunu ilan ediyoruz, demekteydi. Deklarasyonda ayrıca, Birleşmiş Milletler'den üyeliğe kabul isteniyor, İsrail Devleti içinde kalacak olan Arapların tam ve eşit vatandaşlık haklarına sahip olacakları belirtiliyor ve Arap ülkeleri ile de barış ve iyi komşuluk münasebetlerinin kurulması arzusu vurgulanıyordu. Deklarasyonun altında 37 kişinin imzasıyla 5 İyar 5708 tarihi, yani 14 Mayıs 1948 tarihi bulunmaktaydı.
Sayfa 98 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Dinî kaynaklara göre, İbrahim veya Abraham, Vahdet-i İlahiye yani Tek veya Tanrı'nın Birliği kavramını ortaya atan ilk mürşit, ilk peygamberdir. İbrahim'den sonra kabilenin başına oğlu İshak geçmiş, İshak'tan sonra da, İsrail adını alan Yakup (Jacob) başa geçmiştir ki, Yakup'la birlikte İbraniler, Beni İsrail, yani İsrailoğulları veya İsrail kavmi adını almıştır. Yakub'un 12 oğlu vardı ve bunlar İsrailoğullarının 12 kabilesini teşkil etmişlerdir. İbrahim'in Kenan diyarında bulunduğu bir sırada yaptığı bir kahramanlık üzerine, Tevrat'ın efsanesine göre, Allah bir gece rüyasında İbrahim'e görünmüş ve "Mısır Nehri'nden ta büyük nehir olan Fırat'a kadar Kenanîler, Keniziler, Kadmoniler, Hetiler, Feriziler, Refailer, Amoniler, Girgaziler ve Jebusilerin memleketini senin nesline veriyorum..." diyerek Nil'den Fırat'a kadar olan toprakları İsrailoğullarına bahsetmiştir.
Sayfa 19 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Mısır, Suriye ve Lübnan ile Irak'ın gönderdiği kuvvetlerin toplamı 50.000 kadardı. Lakin bunlar iyi eğitilmiş değildi. Bilhassa Mısır kuvvetleri, suistimal ve çeşitli disiplinsizlikler dolayısıyla hiç iyi durumda değildi. İsrail için en ürkütücü kuvvet, Ürdün'ün 75.000 kişilik Arap Lejyonu'ydu. Bunlara ek olarak, İkinci Dünya Savaşı'nda Nazi Almanya'sında hizmet etmiş olan ve 1936-39'da Filistindeki Arap ayaklanmalarının liderliğini yapmış bulunan Fevzi Kavukçu'nun komutasındaki Filistin Kurtuluş Ordusu vardı. Yaakov Dori komutasındaki İsrail kuvvetleri ise, İkinci Dünya Savaşı'nda İngiliz ordusunda savaşmış olan 32.000 kadar Yahudi ile Haganahin, yine tecrübeli askerlerinden meydana gelen 75.000 kişiydi. Keza, Irgun da, bir terör örgütü olarak kendisini 15 Mayısta feshetti ve İsrail ordusuna katıldı. Ayrıca, yardımcı hizmetleri Yahudi kadınları üzerlerine aldığı gibi, yerleşim merkezlerinin sivil savunmasını yapan Mishmar teşkilatı vardı. Diğer taraftan, İngiltere ve Amerika, savaşın uzamasını önlemek için Filistin kıyılarını abluka altına alıp, Filistin'e silah sevkiyatına ambargo koyarken Sovyetler, kurdukları hava köprüsüyle, Çekoslovakya'dan İsrail'e hafif toplar ve otomatik silahlar sevk etmeye başladı. Kaldı ki, bütün dünyadaki Yahudiler İsrail'e geniş bir yardım kampanyası da açtılar. Bunlara bir de Yahudilerin bir vatan kazanma hırs ve azimlerini katmak gerekir.
Sayfa 100 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
Reklam
Faysal, Suriye Kralı olarak Fransız mandasına karşı direnmek istediyse de, Fransız işgal kuvvetleri karşısında fazla dayanamadı ve Suriye'den kaçarak İngiliz işgalindeki Filistin'e sığındı. İngiltere de Mekke Emiri Hüseyin'i tamamen tavizsiz bırakmamak için, Faysal'ı Irak'ın başına ve Hüseyin'in diğer oğlu Abdullah'ı da (bugünkü Ürdün Kralı Hüseyin'in büyükbabası), Ürdün topraklarını Şeria Nehri'nden itibaren Filistin'den ayırarak kurduğu Ürdün Emirliği'nin başına getirdi. Hüseyin ise Hicaz Kralı olarak kalıyordu. San Remo kararları üzerine Kudüs ve Yafa'da Araplar Yahudi aleyhtarı gösterilere başladılar ve çıkan çatışmalarda bir miktar Yahudi öldürüldü. Bunun üzerine İngiltere, Filistin'e yönelen Yahudi göçlerine bir sınır koyma ihtiyacını duydu ve ilk elden ancak 16.500 kişilik bir Yahudi göçüne izin verdi. Fakat artık ok yaydan çıkmıştı.
Sayfa 45 - Kronik Kitap 7. BaskıKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.