ilk olarak şu bilinmelidir ki "fütüvveť” kelimesi "fetva kelimesinden türemiştir. Fetvánin anlami ise kişinin yapacağı her işte ve uğraşacağı her amel ve mesgalede tereddüt etmesi, bu iş yapılabilir mi, bu şeylerle meşgul olmak fayda içerir mi, içermez mi diye sorar. Bazı kimseler "Faydalıdır, yap der", bazıları da "Faydalı degildir, yapma" der. Kisi o is hakkında ne yapacagını bilemedigi için adalet sahibi bir kadıya, faziletli bir álime veya ilim, edep ve amel vönünden kemál sahibi fetvå ehli bir müftiye gider yahut da cesitli ilim ve hikmetlerle donanmis bir fütüvvet sahibine gider, onunla fikir alışverişinde bulunur, karşılaştığ falanca meseleyi ona arz eder, "Şöyle yemin ettim, şöyle bir şey yapacağım, bir grup bana engel oldu" der.