Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hz. Ali'nin Hilafet Hakkı Meselesi

Gadir-i Hum Olayı

Adnan Demircan

Gadir-i Hum Olayı Sözleri ve Alıntıları

Gadir-i Hum Olayı sözleri ve alıntılarını, Gadir-i Hum Olayı kitap alıntılarını, Gadir-i Hum Olayı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir kimsenin başına gelen musibetleri görünürdeki bir takım olaylarla izah etmeye kalkışma tavrı basit bir yaklaşımdır. Olaylar arasında bizim idrakimizin çok üstünde bir ilişki vardır ve bu ilişkiyi ancak Allah bilebilir.
"Ben kimim mevlasıysam Ali'de onun mevlasısıdır." hadisin manası, "Ben kimin için yardımcı ve destekleyici isem Ali de onun yardımcısı ve destekleyicisidir. Yahut kim beni destekleyip bana yardım ettiyse Ali'yi de desteklesin ve ona yardım etsin." şeklindedir.
Reklam
Gadiri Hum Şia kaynaklarına Göre nasıl ele alınmıştır?
Hz. Peygamber, hac farizasını yerine getirdikten sonra Medine'ye gitmek üzere yola çıktı. Su ve mera olmadığından dolayı konaklamaya elverişli olmayan Gadîr-i Hum denen yere gelmişlerdi. Cebrail, Hz. Peygamber'e gelerek Hz. Ali'yi ayağa kaldın onu insanlara imam olarak tayin etmesini emretti. Hz. Peygamber, "Ümmetim cahiliye
Elbaninin hadis hakkındaki değerlendirmesi:
Gadir hadisinin iki kısmı da sahihtir. Bilakis birinci kısmın Hz. Peygamber tarafından söylendiği mütevatirdir. Hadisin senetlerini ve tariklerini inceleyen kimse bunu görür. 'Ona yardım edene yardım et. Onu yardımsız bırakanı yardımsız bırak!' kısmına gelince, zayıflığını ortaya koyacak bir şey olmadığından- sübutu hususunda duraklıyorum. Sanki bu, hadisin 'Allah'ım! Ona dost olana dost, düşman olana düşman ol." kısminin mana ile rivayetidir. 161
Özel biatte bulunmayan Hz. Ali, genel biatte da Hz. Ebû Bekr'e biat etmemiş ve bu işi bir süre uzatmıştır Halifelik için kendisini uygun bir aday olarak gören Hz. Ali'ye göre Müslümanların liderliğini yapacak kişi seçilirken Hâşimoğullarına danışılmalıydı.
Hz. Peygamber'in geçerli bir neden yokken, Hz. Ali'ye dost olmayan Müslümanlara beddua etmesi, düşmanlarına karşı bile merhametli olan Resûlullah'ın (s) uygulamalarıyla bağdaştırılamaz.
Reklam
Hz. Peygamber'in getirdiği din, Arap toplumunun temel sosyal ve siyasî yapısını değiştirmişti. Daha önce kabileler çerçevesinde yapılanmış olan bu toplum, şimdi din eksenli bir yapıya kavuşturulmuştu.
Ehl-i Sünnet âlimlerinin yanı sıra Mu'tezile de Hz. Ali'nin açıkça hilafete getirildiğine dair hadisleri reddetmiştir.
Şia'nın rivayetlerini reddedenlerden birisi İbn Teymiyye'dir. İbn Teymiyye olay hakkındaki Şii rivayetleri reddetmekle birlikte, Sünnilerce nakledilmiş rivayetleri tamamen reddetmemekte, ancak bu rivayetleri zayıf bulduğunu ifade ederek Şii rivayetlerle Sünnî rivayetleri böylece birbirinden ayırmaktadır.
Hz. Muhammed, İslâmî emirler karşısında bütün insanları eşit görmüş, hatta kendi kızına bile bir ayrıcalık tanımamış; insanların kalbini kırarak ve onları azarlayarak değil, gönüllerini kazanarak dinini güzel bir şekilde tebliğ etmiştir.
35 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.