Gazalî ile Ateş ve Pamuk Arasında.
Özkan Öze'nin çocuklarla buluşan son kitabı.
Biz her şeyi bildiğini sanan yetişkinler fıtratı gereği meraklı ve soru soran çocukları çoğunlukla dinlemeyiz. Sustururuz. Hele ki bu sorular itikat ile alakalı ise tepkimiz daha da sert olabilir. Zamanla meraklı çocukların o ışıl ışıl parlayan gözleri boş boş bakmaya başlar. Çünkü büyük bir boşluk vardır zihninde. Kendince doldurmaya çalışır, bazen yanlışa düşer en sonunda da sormaktan vazgeçer. Çoğu yetişkin gibi yeksenak bir yaşamın içinde yol alır.
Saçma ya da mantıklı, etrafımızda soru soran çocukların varlığı hazine değerindedir aslında. Çünkü varlığının farkına varmıştır. Kendini ve kainatı keşfetme çabasındadır. İşte bazımız çocukları, gençleri dinlemeyip sustururuz bazımız da dinler, anlatır, bilmediği konuları da açıkça söylemekten kaçınmayız. Özkan Öze gibi bazı kıymetli kalemler de çocukları dinlemeyi pek sever. Ama gerçekten dinler. Eserleri bunun ispatıdır. Çocuklar için düşünce yolculuklarına bu sefer büyük âlim Gazalî eşlik ediyor.
Sabah ben okudum Zeynep Ela resimlerine bakıp dinledi. Kitap bittiğinde biraz sohbet ettik. Yolumuz kah İbrahim peygambere kah Musa peygambere çıktı. Bir kez daha fark ettim ki aslında çocuklar bizden daha çok şey biliyor. En azından "bilmiyorum" demeyi biliyor.
Hasılı bu güzel eseri okuyup okutun ya da biz gibi beraber okuyun.