Büyük patlamanın üzerinden bir yıl geçmişti. Tutku, patlamadan şans eseri sağ kurtulmuş ve hafızasının büyük bölümünü kaybetmiş olarak uyanmıştı. Hafızası yavaş yavaş yerine gelirken hatırladıkları, ona intikam planları yaptırmıştı. O eski masum Tutku, patlamada ölmüştü. Onun yerine kendinden emin, korkusuz ve kendi ayakları üzerinde durabilecek kadar güçlü olan Zeynep Yıldırım doğmuştu. Dylan Black... Sevdiği kadının ölümü ile yüzleştiğinde onunla birlikte o kendisi de ölmüştü. Hayattan ümidini kesmişti ve her sabah gözlerini, ölümü isteyerek açıyordu. Ölüme davetiye çıkararak görevden göreve koşuyordu. Ta ki time yeni gelen kişiyi karşısında görünceye kadar. Çünkü bu kişi, Tutku’nun ta kendisiydi...
İlk kitabımızda nefretten doğan aşka hepimiz şahit olmuştuk. Şimdi ise her şey çok farklı olacak. Zeynep, gündüzleri sıradan bir psikologken, geceleri sır perdesini aralayan bir ajandı. Yaşadığı kötü günler onu öldürmemiş, daha da güçlü doğmasını sağlamıştı. Tıpkı bir Anka Kuşu gibi… Şimdi, hayattan tek bir isteği vardı; kendisine yapılanların intikamını almak… Bunun için her şeyi yapabilecek kadar gözü karaydı. Aşka ise hayatında yer yoktu. Ta ki Dylan’la tekrar karşılaşana kadar. Bu, gece siyahı bakışlı adam, aklı ile kalbini ikilemde bırakıyordu. Peki, bu tehlikeli oyunun kazananı kim olacaktı.
