Peru’daki İnkaların güneş tanrısı tapınağı geldi aklına. Dağdaki o taş anıtlar. Bütün bu anıtlar olmasa, taşlarının ağırlığıyla bugünün insanı üstüne vicdan azabı gibi çöken böylesi güçlü bir uygarlıktan ne kalırdı geriye ? Hangi katı kalplilik yahut anlaşılmaz sevgi halkların yöneticisini insanları dağın başına bu tapınağı taşımaya icbar etmiş, bu sonsuzluğa ulaşma çabasına dahil etmişti?