Dolores Claiborne'dan sonra okuduğum diğer Stephen King romanını bitirdim.
Ben bu yazarla adı ve şanı çok bilindik olmasına rağmen yeni yeni tanışıyorum. DC'de garip bir şekilde hüzünlenmiştim üstelik korku ve gerilim beklerken. Ama bu kitap beklediğimi karşıladı gerçek bir gerilim kitabıydı.
Gece Yarısını Dört Geçe iki romandan oluşan bir korku kitabı. İlk roman Kitaplık Polisi aşırı derecede beni gerdi ben sayfaları çevirirken acaba şimdi ne olacak deyip durdum. Diğer roman ise Güneş Köpeği, Kitaplık Polisi kadar olmasa da gerilim vardı.
Kitabın karakterlerine detaylarına girmek istemiyorum, böyle incelemelerden de hoşlanmıyorum. Şunu söylemek istiyorum ki bu yazarın inanılmaz bir hayal gücü var. Hiç beklemediğim kelimeler dökülüyor kitaptan. Kitaplık Polisi'nde Ardelia Lortz isimli karakteri nasıl yazdı, o sırada ne oldu diye düşünmeden kendimi alamıyorum.
Kitapla ilgili puan kırmamın sebebi Güneş Köpeği'ne pek ısınamamış olmam. Ama bu kitabı tavsiye ediyorum.
Keyifli okumalar...