Türkiye, özellikle çok partili parlamenter sisteme geçtikten sonra toplumsal ve siyasi olmak üzere İki yönlü ve bu İki yönü adeta birbi riyle içice girmiş şekilde İşleyen büyük bir tecrübe geçinnektedir. Bu tecrübenin birinci yönü, dış dünyanın teknolojik ve bilimsel gelişme lerinin de etkisiyle ortaya çıkan bir ekonomik hamle sürecini ifade etmektedir. Bu durum, günümüze kadar devam eden ekonomik geliş menin harekete geçirici yönünü teşkil etmektedir. Buna Türkiye'nin dış dünyaya gözlerini açması da denebilir. İkinci yönü ise esasen bi rinci yönüne de bağlı olmakla beraber, kaynağını kırsal kesimdeki sosyo-ekonomik yapıdan alan, yine günümüze kadar hızla devam eden ve köylerden kentlere doğru bir akın sürecinin başlamasıdır. Kentleşme de denen bu olgu, toplumun (hangi sebeple olursa olsun) harekete geçmesi, varlığının farkına varması olarak vasıflandırılabilir