Bir aşk toprakla yeni buluşan bir fidana benzer, can suyudur ona söylediğiniz ilk bakışınız. Hani derler ya yıldırım aşkı diye, işte o ilk can suyuyla başlar aşk...
Sonra....
Sonra sevgiyle sularsınız o fidanı.
Yavaş yavaş büyümeye başlar.
Hoşunuza gitmeyen bir şey varsa onda, uyarırsınız.
İlk budamadır bu uyarışlar.
Dikkat etmelisiniz budarken, fazlası can damarını keser bu fidanın.
En çok meyve veren dalını kesmeyin...
Sonra...
Sonra damla damla sularsınız aşk fidanınızı.
Dikkat ister demiştim ya;
Nasıl susuz bıraktığınızda kurursa,
Çok sularsanız çürütürsünüz köklerini...
Aşk fidanı ilgi ister,
Sevgiyle bakarsanız ona büyür kocaman bir ağaç olur.
Ve gün gelir, dallarında görürsünüz meyvelerini...
Şimdi bu şehirde olmamak vardı,
Kokunu hissetmemek...
Şimdi alıp başını gitmek vardı,
Senden uzak,
Dünden uzak,
Yarından uzak.
Şimdi burada olmamak vardı.
En hızlı eskiyen kıyafetleriniz en çok giydiğiniz kıyafetleriniz değil mi?
Hani en sevdiğiniz olanlar...
Hiç farkında olmazsınız belki ama gerçek hayatta da en çok sevdiklerinize zarar verirsiniz.