Kitap dükkânında çalışan Clementine Scott ile ünlü mimar Alistair Hawthorne’un arasında on yıl önce yaşanan müthiş bir çatışmadan dolayı düşmanlık vardı.
O geceki aşağılanmasından sonra Clem, bir daha hiçbir erkekle, özellikle de o mağrur Alistair’le işi olmayacağına yemin etmişti!
Ama Clem’in erkek kardeşi, Alistair’in üvey kız kardeşiyle birlikte ortadan kaybolunca Clem’e seçim şansı tanınmadı… Onları geri getirmek için Alistair’le Monte Carlo’ya gitmek zorundaydı!
Bir hafta birlikte olmaya zorlanınca, ikisi de kısa sürede fark ettiler ki, aslında o düşmanlık maskelerinin ardında birbirlerine karşı hissettikleri için için kaynayan, yakıcı bir arzu vardı.
Bir anlaşma yaptılar: sadece bir hafta için geçici bir kaçamak yaşayacaklar, eve dönünce de her şeyi unutacaklardı.
-
Maddison, erkek kardeşinin pervasızlıkları yüzünden Demetrius Papasakis'in insafına kalmıştı. Demetrius'un evlenme teklifini ise hiç beklemiyordu. Razı olmak zorunda kaldığı bu düğünü, dişini sıkarak atlatan Maddison, çiçeği burnunda kocasıyla ortak bir nefreti paylaşıyordu.
Peki Demetrius, Maddisonla evlilik hayatı yaşama niyetini belli ettiğinde, Maddison neden ona karşı koyamaz olacaktı?
