Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir Antropoloğun Gözünden İki İslam Ülkesinin Son Kırk Yılı

Gerçeğin Ardından

Clifford Geertz

Gerçeğin Ardından Sözleri ve Alıntıları

Gerçeğin Ardından sözleri ve alıntılarını, Gerçeğin Ardından kitap alıntılarını, Gerçeğin Ardından en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Herhangi bir insan, bin yıllık tarihleri üç haftalık katliamlara,uluslararası çatışmaları yerelliğe bağlarken tek bir sebep bulmak ve şimdiki durumu anlamak maksadıyla çalışır.
Ama eğer insan bu kadar bağırtının neyle ilgili olduğunu anlamak istiyorsa ögrenmek zorundadır.
Reklam
Problem şu ki, ilk başta bir insanın hayal edebileceğinden çok daha fazlası, daha kopuk olarak değişti.
Alışveriş- bol çeşitli, karmaşık, neredeyse sürekli ve toplumun her seviyesine ve köşesine ulaşan, her ölçüt ve uzam olarak kıyamet gününe hazırlanmanın yerini aldı.
Değişim, öyle görünüyor ki, geçerken izlenecek bir geçit töreni değil.
Kierkegaard
Hayat ileri doğru yaşanır ama geriye doğru anlaşılır.
Reklam
Vatandaşlık, en azından vatandaşlar için yeni durur, ama kimlik yeni değildir.
Artık eskiden oldukları şey olmayan sadece fikirler değildir.Dünya da öyledir.
Kendinizi tarihleştirmek, geçmişinizi dönemlere bölmek, yapması çok rahatsızlık verici bir şeydir.
Politikanın çöplük olarak kullanıldığı tarihi manzaralar.
Reklam
Büyük düşünmenin projeksiyonu
"Teori ve pratik, idealistlerin sandığı gibi sebep ve sonuç değildirler. Materyalistlerin sandığı gibi sonuç ve sebep de değildirler. Bir meslekteki takiplerdirler."
İletişim yayınları
Vay be...
Diller bu halleriyle dünya hakkındaki bazı şeyleri farketme ve bu şeyler konusunda daha fazla yaygara yapma konusundaki bu apayrı eğilimleri destekler. ( Javacanın cinsiyet için hiçbir çekimi yoktur ama gramatik olarak çok küçük farklarla ayrılmış, hiyerarşik konuşma kütüklerine bölünmüştür.Fas Arapçasının konuşmanın neredeyse her kısmı için cinsiyet çekimi vardır, ama hiçbir statü formu yoktur.)
Eğer hayatta kendi yolumuzu bulmada güvendiğimiz anlam çerçeveleri,her türlü algılarımıza renk verecek kadar içimize kazınmışsa, başkalarının ne hissettiği ya da ne düşündüğü ya da yaptığıyla ilgili muhasebelerimizin, teorilerimizden bahsetmiyorum bile,sadece yüklemeden ibaret olduğunu görmek zordur.
Monarşinin erkek egemen sembollerle boğulmuş olması, hem ticaret hem de politikanın söyleminin devamlı bir taciz ve direniş, flört ve fetih yanı olması- bütün bu gerçekler ve azizliğin kavranışından hakaretlerin mecazlarına birçok şey, mevki ve yerin cinsellikle yüklü olduğu bir dünyayı işaret eder.
Olayları gözleyen insan doğayı dinler, deney yapan insan ise onu sorguya çeker ve sırrını söylemeye zorlar...
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.