Bir yolculukta arabanın ön koltuğuna oturur, pencereden akan görüntüleri seyrederiz. Aynı arabaya yerleştirilen bir kameranın çektiği görüntüleri koltuğumuza oturup beyaz perdede seyredersek içimizi bir heyecan kaplar. Sinemanın büyüsü denen şey budur belki. Bir senaryo bu büyüye hizmet edemiyorsa yalnızca yazarın gururunu doyurmaya yarar.