Goethe ve İslam
Katharina MommsenGoethe ve İslam Posts
You can find Goethe ve İslam books, Goethe ve İslam quotes and quotes, Goethe ve İslam authors, Goethe ve İslam reviews and reviews on 1000Kitap.İslam dini, "iman edenleri kasvetli mahdutluklarının dışına bırakmaz; zor mükellefiyetler talep etmeksizin, mevcudun sımırları dahilinde tüm arzu edilen değerleri verir ve aynı zamanda geleceğe dair bir ümit, kahramanlık ve dindar bir yurtseverlik aşılar ve bunu muhafaza eder".
Sayfa 303 - GoetheKitabı okuyor
Şiire karşı menfi temayülünde Hz. Muhammed, tüm masalları yasaklamakla azami derecede tutarlı görünüyor. Gerçek olandan imkânsız olana doğru gidip gelen ve inanılması nâmümkün olanı gerçek ve şüphesiz olarak sunan uçarı bir hayal gücü kudretinin bu oyunları, şarkî hisler, hafif bir sükün ve rahat avarelikler için olabildiğince uygundu. Harikulade zemin üzerinde yüzen bu hayali şey, Sasaniler zamanından beri nâmütenâhi çoğaldı; sanki Binbir Gece'de gevşek bir ipe dizilmiş halde misal olarak önümüze konuldu. Onların gerçek karakteri hiçbir ahlâkî maksa da matuf olmamaları ve bu yüzden insanları bizzat kendine değil, bilakis kendinin ötesinde sınırsız özgürlüğe sevk eder ve taşırlar. İşte Hz. Muhammed tam da buna karşı olanı istiyordu.
Sayfa 302 - GoetheKitabı okuyor
"İmdi peygamberle poet arasındaki farkı daha yakından göstermek istersek, o zaman şunu söyleyebiliriz: her ikisi de Allah tarafından rikkate gelmişler ve ateşlenmişlerdir; poet kendisine verilen istidadı daha çok zevk vermek üzere hazla tüketip, meydana gelenle bir şeref kazanmak ve rahat bir hayat yaşamak ister. Diğer tüm maksatları ıskalar, çeşitlilik elde etmenin yollarını arar, kendini mizacı ve temsiliyle sınırsız olarak göstermek ister. Buna karşılık peygamber bir tek gaye güder; bu gayeye ulaşmak için en basit araçları kullanır. O herhangi bir öğretiyi tebliğ etmek ister; bir sancak etrafında ve sancakla tüm halkı bir araya toplamaya çalışır. Bunun İçin onun muhtaç olduğu yegâne şey dünyayı inandırmaktır. Şu var ki o bunun için yeknesak olmak ve kalmak zorundadır; zira insan çeşitliliğe inanmaz, onu fark eder."
Buna binaen Hz. Muhammed Goethe'nin kanaatince tıpkı şaire has ulvî bir ilhamla teheyyüç etmiştir. Maamafih Peygamberin tabiatı bir öğreti tebliğ etmeyi ve bir inancı yavma ihtiyacını iktiza ediyordu. Bu bir iktidar iradesidir ki Goethe'nin görüşünce peygamber bu surette şairden ayrılmaktadır. Peygamberden farklı olarak poet, halkı bir araya toplamak ve insanları itaate zorlamak yolunda hiçbir surette daha kararlı bir iradeye sahip değildir.
Sayfa 301Kitabı okuyor
İmdi, Kur'an derakap asliliği sebebiyle bitip tükenmek bilmeyen tefsirlerin konusu oluverir, bu bağlamda kılı kırk yaran duyarlılıklara fırsat verir, her bir kimsenin hissediş tarzına göre bir heyecana sebep olur. Bu surette sınırsızca birbirine ters görüşler, akıl almaz kombinasyonlar meydana çıkar; evet her neviden gayri akli irtibatların kurulması denenir ki böylece esasen zeki, akıllı ve anlayışlı adam, tekrar saf ve güzel metne geri dönmek üzere hevesle ve istekle gayret eder.
Sayfa 294 - GoetheKitabı okuyor
Kutsal Kur'an iktibas edildiğinde,
Sûre ve âyetler de söylenirdi ayrıca,
Muvafık olduğu üzre her Müslüman,
Vicdanında hürmet ve huzur hissederdi.
Yeni dervişler bunu daha iyi bilmezler,
Onlar eskiyi konuşur, yeniyi ilave ederler;
Şaşkınlık günden güne büyür böylece,
Ey kutsal Kur'an! Ey ebedi huzur!
Sayfa 293 - GoetheKitabı okuyor
Manevî bir aydınlanmaya götüren gündelik bir şey daha yüceye ve en yüceye nail olmak üzere insanı kanatlandırır.
Sayfa 254 - GoetheKitabı okuyor