Şahane bir öykü kitabı buldum keşfettim, okudum size anlatmaya geldim. Okuma isteğimi pekiştirdi bu yazım tarzı. Yazarın başarısı anlatılamaz derecede güzel. Konular çok derin anlamlı sarsıcı. Tüm bu üslubun yanında
kelimlerin ve akıcı yazımın etkisi ile siz karakterler ile özdeşiveriyorsunuz. Kendinizden biraz tanıdık gelenler ile bütün oluyor, hiç anlayamayacağınız bir konuda bir anda empati kurar hale gelirken buluyorsunuz kendinizi.
Etkilendiğim öykülerden biraz bahsedecek olursam; Kitaba ismini veren Gökçukuru isimli öykü sevdiklerim arasında öyküde bir kısımda bulunan
...Peki sen aynı insan mıısn? sorusunun derinleri, insana anlattıkları ve düşündürüdkleri oldukça kıymetliydi. En etkilendiğim belki de kendim ile çok içşelleştirdiğim "Çocukluk Arkadaşı" isimli öykü oldu. Orada haykırışları kendim yapmışcasına rahatlama geldi okuduğumda. (Artık yapabiliyor ve bunun kötü olduğunu düşünmediğim anların kıymetine teşekkür ederek.) Cihan ah ne güzel anlatmış göçmen olmayı, kültür farkını. Bu öyküde en etkilendiğim cümle şüphesiz "Bireyselliğim çok geri planlara atılıp etnik ve kültürel kimliliğim önem kazanacaktı." bu oldu. Size bu duyguları o kadar doğal bir şekilde geçirmiş ki yazar, bir anda Cihan olup çıkıveriyorsunuz öyküden. Ve daha nicelerii.. Okumanızı tavsiye ediyorum.