... söz İslamiyeti kabul etmeden önce, Müslümanlar ile yapılan savaşa gelmiş. Ona "Biz Kureyş'e sizden daha faydalı olduk, çünkü biz onları cennete gönderdik, siz ise cehenneme!" demiş. Ebu Bekir bu söz üzerine gülümsemiş.
Mekkeli Müslümanlar bu habere o kadar sevinirler ki ağlamaktan gözleri şişer. Osman'a "Allah resulüne bizden selam söyle. Onu Hudeybiye'ye indiren Allah, Mekke'nin içine girdirmeyede kadirdir!" derler.
İlerlemeye devam edilip Mekke' ye zorla girilseydi belki de Müslümanlarla müşrikler arasında çarpışmalar olacak, kanlar dökülecek, mallar yağmalanacakı. Ayrıca Mekke' de, Müslümanların henüz tanımadıkları, Müslümanlıklarını gizli tutan, erkek-kadın birçok insan da vardı. Onların çoğu, çarpışma sırasında bilinmeden öldürüleceklerdi. Bunun için Yüce Allah, vaktiyle fili çöktürüp Kâbe üzerine yürütmediği gibi Kasva'yı da Mekke'ye girmekten alıkoymuştu.
Daha önce ne zaman hastalansa Allah'tan sıhhat ve afiyet dileyen o yüce zat, bu hastalığı esnasında şifa için hiç dua etmemiş. Hatta nefsini kınamış ve ona demiş ki:
" Ey nefis! Sana ne oldu ki her sığınılacak yere sığınıyor, her şeyden medet umuyorsun?!"
Cafer gidip Ali'nin yanında namaza durmuştu. Namazdan sonra Allah'ın Resulü ona dua etmişti.
"Yüce Hak sana iki kanat versin. Cennette onlarla uçarsın."
Cafer mute gazasında şehit olmakla şereflendi. Yüce Allah bu duayı kabul etti ve ona sağ ve sol kollarının kesilmesine karşılık olarak iki kanat verdi. Şimdi Firdevs cennetinde uçmakta ve dilediği yere gitmektedir. Bu sebeple kendisine Cafer-i Tayyar dendi.