Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.8
Gör Bağır
Fuat SevimayDüşük Puanlı Gör Bağır Yorumları ve İncelemeleri
Düşük Puanlı Gör Bağır sözleri ve alıntılarını, düşük puanlı Gör Bağır kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
7.910 üzerinden
Yazardan okuduğum ilk kitap Gör Bağır. Bazı yorumlarda çok iyi öyküler diye yazsa da ben beğenemedim. Edebi değeri olmayan, kimi zaman gereksiz küfürlerle dolu, kendi içinde bile bir konu bütünlüğü olmayan öyküler... Kitap benim için hayal kırıklığı oldu ne yazık ki...
Günümüzden öykülerin , günümüzden geçmişimize öykülerin, geçmişimizden günümüze öykülerin ve günümüzden geleceğimize bizim olmayan geçmişimizin öykülerinin olduğu bir Kitap Gör Bağır.
Yazar Fuat Sevimay'ın tüm kitaplarını okuyan benim için bu kitap yazarın her kitabında farklı anlatımları yakalama becerisinin ve okuma keyfi yaşatabilmesinin kısa öykülerinde de her öyküde farklı anlatımlar ile okuma keyfi verebildiğini görmemi sağladı ve çok mutlu etti.
En etkilendiğim öyküler Suriye Pasajı öyküsü, E öyküsü ve Sonunardı öyküsü oldu.
Nice yeni iyi okumalar.
"GÖR"elim "BAĞIR"alım
Fuat Sevimay'dan okuduğum ikinci kitap, ilk öykü kitabı: "GÖR BAĞIR"
Yazarımızla tanışma kitabım martın son günlerinde okuduğum "Kapalıçarşı" olmuştu. Kitabı ve yazarın anlatımını beğendiğim için yazarı okumaya devam etmeye karar verip bu kitabı satın aldım ve okudum. "İyi ki de okudum." dediklerimden oldu.
Kitapta dokuz öykü var, bunlardan biri de "küçürek öykü" : "İyi Kötü Çirkin."
Öykülerden her biri farklı bir izlenim uyandırdı bende. Bazı konulara daha dikkatle bakmamı, yaklaşmamı yani "gör"memi sağladı. Okul törenlerinde okunan hamaset şiirleri, karton bardaklardan içmeye bayıldığımız kahveler, yürüyen merdivenlerden soldan koşar adım çıkmaya çabalayıp soluklanma imkanımızı elimizden kendimizin alışı gibi...
Yazarımızın kendine has bir anlatımı var, "meddahlık geleneği"nden de beslenen. Kelimeleri kullanışı, cümlelerin sağlamlığı edebiyat anlamında doygunluk ve ustalık hissi veriyor.
İlk öykü "Dolap Beygiri"nden bahsedeyim biraz da. Bu öyküde dolap beygiri gibi dönüp duran yaşantılarımızı anlatırken yazarımız -bu sürekliliği vurgulamak için sanırım- uzun cümleler ve uzun paragraflar tercih etmiş. Biçimsel bu tercih bana göre öykünün içeriğini vurgulamak için bilinçli bir tercih, böyle değilse de öyküye "cuk" oturan bir tercih. Neresinden bakarsak bakalım, maharetli bir kalemden çıktığı belli.
Okuyunuz, pişman olmayacaksınız.
"insan beyni nisyan ile maluldür" atasözüne sahibiz. evvelden ezele nisyan ile... çabuk unutuyoruz. "nisyan ile malul tüm insanlığa ait tek ayak izi." fuat sevimay dokuz öykülük toplamında unutulanları hatırlatıp isyana çağırıyor okurunu. unutuşun, devletin unutturduklarının, diktatörlerin kaderinin, sıkılacak kurşunun, ölümün ucuzluğunun, aceleciliğimizin, oksijensizliğimize doğru attığımız adımların kaydını geçiyor. bu gidişle doğanın başlangıca döneceği uyarısını da iliştirmiş. "kısır döngünün kırılması gerek. milat yakın."
kertiklerde bin hayat. alavere hayatın düzeninde ciğeri yoluk. ciğeri lime lime. gör bağır diyor. susma, şarkını haykır. diktatörlere küfretmeyi, tanrının elini ve haykırmayı da unutma: mara dooooo, mara dooooo, mara doo na...
iyi ki yazmış, iyi ki hatırlatmış dedirten nefis öyküler. ıskalamayın.
Gör Bağır
Her ay en azından bir Türk yazar okumayı kendime şiar edindim, böylelikle ulusal kültürümüzü oluşturan ögelerden biri olan edebiyatımızı da takip ediyor ve gelişmelerin izini sürmeye gayret ediyorum. Bu benim açımdan çok güzel ve gurur verici bir edebi deneyim oluyor. Fuat Sevimay'ın bu kitabını aynı zamanda kendisi de bir yazar olan bir arkadaşımda görüp almıştım, iyi ki de almışım, çok farklı ve değişik bir yapıttı. Yazarın pek çok ödül aldığını okuyunca hiç şaşırmadım çünkü son derece kendine has, özgün ve çağdaş bir edebiyat anlayışı var ve bu anlayışını anlatımlarının arasına öylesine ustaca ve sezdirmeden yerleştiriyor ki hayret etmemek mümkün değil. Öykülerinde gündelik yaşantımızda her an karşılaşabileceğimiz kişiler ve onların başlarına gelen olay dizileri var. Yazarın biçem açısından oldukça ilginç ve kendine özgü bir yol izlediğini ve dialogları işaret ile ayırmayarak özgün bir anlatım biçemi ortaya koyduğunu görüyoruz. Bunun dışında kurguları ve konularını üzerine oturttuğu temelleri oldukça sağlam atıyor. Bu yapıt kendini merakla okutuyor ve başlaması ile bitmesi bir oluyor. Yazarın diğer yapıtlarını da en kısa zamanda okumaya karar verdim, sizlere de önerimdir, kesinlikle pişman olmayacaksınız.