Yazarın "Körlük" kitabını okuduktan sonra "Görmek" kitabını okumaya karar verdim fakat beklentiyi yüksek tutunca "Körlük" etkisini hissedemedim.
Görmek eserinde uzunca muhabbetler, ardı arkası kesilmeyen ayrıntılar, acaba nereye bağlayacak hissine kapılmalar derken beyin yakan bir son ile veda etmeler.
Yazar ara ara "Körlük" karakterlerini araya serpiştirmiş, karakterlerden üstün körü bahsetmiş, "Görmeği" "Körlük" ile tam bağdaştıramamış yada bağdaştırmak istememiş. Konuştukça konuşmuş, uzaktıkça uzatmış. Sonunda eee ne oldu şimdi diyorsunuz? Bu mu yani? tepkisini veriyorsunuz. (Tabi bunlar benim şahsi görüşlerim başkası farklı düşünür saygı duyarım.)
Verilen mesaj; birlikte olun, dirlik olun, adam olun. Böylelikle kimse sizi yıldıramaz, dayatılanlara karşı boyun eğdiremez, sonunda kazanan siz olursunuz. Kısacası;
"İnsan görmek istediği kadar kördür."
mesajını veriyor.