Uzun uğraşları sonucu görünmez olmayı başaran bir bilim adamının kısa hikayesini okuyoruz. İlk kez bir H.G Wells okudum. Son derece akıcı, okuması kolay ancak beni pek etkilemeyen bir kitap oldu.
Toplumun, kendilerinden olmayan, kendi gibi düşünmeyen, giyinmeyen ve davranmayan bireylere karşı olan ön yargısı anlatılmaya çalışılmış olabilir. Buna örnek olarak, baş karakterimiz hakkında çıkan ilk dedikodulardan birinin kendisinin ''bir zenci'' olma ihtimalidir. Burada, kitabın yazıldığı dönemin ve ilerleyen zamanlarda insanlık tarihine büyük utançlar bırakacak ırkçılığa kısa bir gönderme yapılmaktadır.
İlaveten Griffin'in ters davranışları, toplum tarafından dışlanmanın getirdiği bir öfke birikintisinin mi; yoksa görünmezlik gibi olağanüstü bir güçten zehirlenmenin sonucu mu olduğu sorunsalında ikinci görüşten yanayım. Yolda karşısına çıkan küçük bir çocuğu taş misali havaya fırlatıp yoluna devam etmesi buna örnek olarak gösterilebilir.
Ancak tüm bunlara rağmen kitap basit anlatımı, sonu hariç (o da fazla olmasa da) beni pek etkilemedi.
