İyi ki alıp okumuşum dediğim kitaplardan birisi daha... Öncelikle severek ve de imrenerek okuduğum bir roman olduğunu söylemeliyim. İlk defa lise yıllarımda arkadaşımın vesilesiyle okumuştum ve uzun süre etkisinde kalmıştım.
Birbirine zıt yaşamlar süren iki karakterdir; Ömer ve Betül.
Bir tarafta; dininin gereklerini yerine getiren, inancından taviz vermeyen ve onları her şeyden önde tutan polis memuru Ömer...
Diğer tarafta; doğup büyüdüğü yaşantının da getirisiyle eğlenmek için arkadaşlarıyla birlikte partilere katılan, gece hayatının içinde serbest bir hayat süren Betül...
Ömer'in, karşılaştığı diğer erkeklerden farklı davranması, sınır koyarak kendine yaklaştırmaması Betül'ün bir hayli merakını uyandırır.
Betül Ömer'i, Hatice ve Fatma Teyzeyi tanıdıkça, namaz kılıp Kur'an'ı Kerim okuduklarında yüzlerindeki huzuru gördükçe kendi iç sıkıntılarını düşünür ve hayatına göz gezdirip bazı şeyleri sorgulamaya başlar.
Merve Özcan, bu seriyle bir Müslüman olarak erkeğin kadına, kadının erkeğe nasıl davranması gerektiğini gözler önüne seriyor;
•Mümin erkeklere söyle, gözlerini harama bakmaktan sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar (Nur 30)
•Mümin kadınlara söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar ve iffetlerini korusunlar. (Nur31)
Kitap öyle bir yerde bitiyor ki serinin devamını da okuma isteği uyandırıyor. ~Keyifli okumalar.
