You can find Featured Gulliver’in Gezileri books, featured Gulliver’in Gezileri quotes and quotes, featured Gulliver’in Gezileri authors, featured Gulliver’in Gezileri reviews and reviews on 1000Kitap.
Gulliver’in Gezileri, yazarın yaşadığı günün koşullarında insanların bencil, çıkarcı, zalim yanlarına yönelik bir "karşı duruştur." Aynı zamanda, zamanın toplumsal, siyasal ve dinsel kurumlarına yöneltilmiş çok sert bir eleştiri ve taşlama niteliği taşıyan yapıt, yazarını yüceltmiş, ona büyük bir ün kazandırmıştır.
Doktor Gulliver dürüst, kendi halinde bir adamdır ve ailesi ile sakin bir yaşam sürmekten başka bir isteği yoktur. Ancak geçim şartlarının zorluğu, onu gemilerde çalışmaya yöneltir.
Gulliver denizaşırı seferler yapan gemilerde doktorluk yaparak dünyayı dolaşır. Günün birinde korkunç bir fırtına gemisini batırır, Gulliver de kendini, her şeyin minicik olduğu tuhaf bir ülkede bulur.
Lilliput adındaki bu ülkenin yerlileri Gulliver'in bir dev olduğunu düşünerek onu esir alırlar.
Bu ülkeden canını zor kurtaran Gulliver'in ikinci gezisi ise daha tuhaf bir yere, devler ülkesine olacaktır...
Çünkü lilliput'lulara göre kendi şehvetlerine yenik düşerek dünyaya çocuk getirenlerin bu çocukların bakımının yükünü toplumun sırtına yüklemesinden daha adaletsiz bir şey olamaz
Bir kitabın beğenilmesinde kişisel zevkler, hayat görüşü vs. ve daha bir sürü şey bu alanı tehdit ediyor. Tehdit dedim çünkü; fikir alış-verişinde (aslında bunu başka türlü yazacaktım vazgeçtim) bulunanlar genelde çoğu zaman anlaşmazlığa düşerler. İnsan aslında daha ilk başta anlaşamayan bir varlık olmuştur. Kabil'in Habil'i öldürmesi
Gülliver bir gezgin. Gülliver denizde yolunu kaybediyor ve bir adaya geliyor. Bu adada 15 santimetrelik yaratıklar var. Bu yaratıklar Gülliver’i esir alıyor. Uzun bir süre orada kalan Gülliver o yaratıkların dilini öğreniyor. Sonunda o yaratıklardan kurtulan Gülliver başka bir adaya geliyor. Bu adada çok büyük dev insanlar var. Burada onların dillerini öğreniyor. O şehirde gösteriler yapmaya zorlayan bir adamın evinde kalıyor. Sonra başka adalara uğruyor. Korsanlar tarafından kaçırılıp bir adaya getiriliyor. Bu adada ata benzeyen tuhaf canlılarla yaşıyor. Bu canlıların çok iyi yaratıklar olduğunu ve insanlarında çok kötü olduğunu düşünüyor. Bu adadan ayrılırken çok üzülüyor ve ailesinin yanına geri dönüyor.