"Ben seni vermem cihana" demişti Üçüncü Selim;
Benim gücüm yetmez buna,mülke padişah değilim.
Sessiz sessiz akıtırım içime göz yaşlarımı;
Uzansam ellerim kopar,söylesem kesilir dilim.
Ruhum öyle bir zindanın içine kapatıldı ki:
Güneş uzaklarda kaldı,
Karakış oldu dört mevsim.
Hatırlamasam ölürdüm dünyada var olduğunu;
Kavuştuğumuz günlere götürmeseydi hayalim.
Ömrümüz ayrı geçse de,bir gün aşka inananlar
Adımı senin adınla birlikte anar sevgilim.
Kar yağsın isterim, yine yollar kar olmalı.
Camlarda şarkı söyleyecek rüzgâr olmalı.
Ağzımda ihtirasla öpen taze bir dudak,
Boynumda sımsıcak sarılan kollar olmalı.
Coştukça hislerim kıyısız bir deniz gibi
Kartallaşan hayalime dünya dar olmalı.
Birkaç kadeh değil bu kadehlerden içtiğim
Her türlü derdi mahvedecek miktar olmalı.
Her yılbaşında yokluğa bir parça yaklaşan
Şair, müsaadenizle, bu akşam var olmalı.”