“Ya hep ya hiç” diyen mağrur ve şehvet düşkünü insanlar ortaya çıktı. Her şeye sahip olmak için kötülüklere yöneliyorlar, bunda başarılı olamayınca da intihar ediyorlardı. Yok oluştaki ebedi huzura kavuşmak için hiçlik ve kendini imha kültüne dayalı dinler ortaya çıktı. Sonunda bu insanlar anlamsız çabaları yüzünden yoruldular ve yüzlerindeki acı belirdi; bu insanlar, acının güzellik olduğunu, sadece acıda anlam bulduklarını ileri sürüyorlardı.