İsm" kelimesi; "esime" fiilinin mastarı olup günah işlemek, helal ve mubah olmayan şeyleri, haram ve yasak fiilleri işlemek demektir. (Cevheri, V 1857; İbn Manzûr, XIII, 5)
Bu kelimenin asıl anlamı geri bırakmak ve geciktirmektir. "İsm" keli- mesinin "günah" anlamı bu anlamdan alınmıştır. Çünkü günah, sahibini hayır ve sevaptan geri bırakır. (İbn Fâris, I, 60; Râğıb, s. 10)
Müfessirler "ism" kavramını şöyle tanımlamışlardır:
"İsm"; dinen kaçınılması gereken (Şerif Cürcanî, s. 9), insanı sevaptan uzak- laştıran (Râğıb, s. 10), cezayı (Beydâvî, VI, 52), kötüleme ve kınamayı gerektiren (Âlûsî, 1, 312), vicdanın nefret ettiği, kalbin mutmain olmadığı (Kurtubî, II, 30) ve bilerek işlenen gayr-i meşru söz ve fiillerdir. (Toshihiko İzutsu, s. 319)
Peygamberimiz (s.a.s.), bir soru üzerine "ism" kavramını şöyle tanım- lamıştır:
البِرُّ حُسنُ الخُلُقِ وَالْإِثْمُ مَا حَاكَ فِي صَدْرِكَ وَكَرِهْتَ أَنْ يَطْلِعَ عَلَيْهِ النَّاسُ
“İyilik, güzel ahlâktır, günah ise, göğsüne sıkıntı veren ve insanların bil- mesini istemediğin şeydir." (Müslim, Birr, 5; Tirmizî, Zühd, 52) x ulugog) (