Güneşe Açılan Aynalar sözleri ve alıntılarını, Güneşe Açılan Aynalar kitap alıntılarını, Güneşe Açılan Aynalar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bazı kitaplar vardır ki zihnimizin ve kalbimizin kapılarını onlara açma gereği duymayız. Çünkü bu kapıları onlar kendiliğinden, küçük bir dokunuşla açarlar ve hayatımız boyuncada hep orada kalırlar. Kur'an işte bu kitaplardan biri, belki de o kitapların en etkilisi.
... Bu yönüyle bakıldığında hayat, varlık alemi, insanlık dünyası, içinde yaşadığımız şeyler gerçekten bir aynalar topluluğu, aynalar koridoru. Hayat aslında muhteşem bir nurlanma süreci ve karşılıklı aynalar yansıması.
Maden, kötü ruhlarla dolu bir kuyu gibiydi. Öğretmeni öyle demiyordu ama insanlar ağlıyordu, çünkü maden sonsuza dek giden kötü niyetli bir kara kuyuydu. İçindeki insanları birer fare gibi kapana kısıyor ve dışarı püskürtüyordu. İstemiyordu yabancıları, kendi yurdunda bir başına yaşamak istiyordu.
Fakat "Kömüre ihtiyacımız var." diyordu öğretmen, "Kömür ülkenin kalkınmasını sağlar. Isınırız. Fabrikalar var, kömürle çalışır..." Ama yutuyordu ve geri püskürtüyordu bir yanardağ gibi, insanları cansız hâlde geri veriyordu..
Bazen sebepsiz yere ağlarken buluyorum kendimi. Bu güçsüzlük, zayıflık mahvediyor beni. Hastalarıma karşı takınmış olduğum o vakur, özgüvenli duruşum bir anda yerle bir oluyor. Neyse ki görüşmelerimde kendimi kısmende olsa unutabiliyorum.
Yaşam; aslında bir bakıma Yaratıcı'yı arama serüveni. Çektiğimiz acıların, tattığımız zevklerin bizi götüreceği tek bir yer var; o da Allah'a giden yol. Acı çekiyoruz, çünkü bu, Allah'ın bizi sınama ve kendini hatırlatma yöntemi. O'na gerçekten inanmış, O'nu gerçekten sevmiş biri, bu acılarından şikayet etmez, bunlara sabırla katlanır. Çekilen sıkıntılarda her zaman ruhani bir taraf vardır. Hastalık ya da ölüm, insanı kendine getirir, onu sarar ve düşünmesini sağlar. Onu bencilliğinden sıyırır. Hasta olduğumuzda, yaşam bir eğlence mekanı olmaktan çıkar; kendimizi ve evreni düşünürüz, bu birlikteliğin nedenlerini sorgularız. Varoluş anlam kazanır. İnsan ancak acılarla olgunlaşabilir diye düşünüyorum. Zevk almak, yaşamın hızla geçmesini sağlar ama acı, yaşamı durdurur, ona ağır çekim içinde bakmayı mümkün kılar.