Bektaş Ağa'nın Romanı

Güneşli Bir Nisan Günü

Turgut Güler

About Güneşli Bir Nisan Günü

Güneşli Bir Nisan Günü subject, statistics, prices and more here.

About

“Hay oğul! Biz, Türk’ün Oğuz’uyuz. Oğuz’un özü oktur. Oğuz’un bir yarısı Bozok, öteki yarısı da Üçok’tur. Ok, Oğuz’un hem cenginde, hem eğninde can yoldaşıdır. Ok, Oğuz’un okuması ve dahi yazmasıdır. Oğuz Ata’nın nesli, kadim zamandan başlayarak düğün, dernek ve dahi toy çağrısını ok ile yapagelmiştir. Beğler birbirlerine ve tekmil Oğuz obalarına deyip diyeceklerini, hep ok üstündeki çentiklerle iletmişlerdir. Oklu olmak, okumaktır. Oklu olmak, elbir olmaktır. Oklu olmak yazmaktır. Oklu olmak irfan değşirmekdir. Hay oğul! Sana şunu da diyeyim ki, Oğuz’un görklü Muhammed ümmeti olması, ok iledir. Oğuz’un okla ziynetlendirdiği hayatı, Hazret-i Resul’ün Sa’d bin Ebi Vakkas’a nazarı ile aynı yerdedir. Nebi-yi zi-şan Efendimiz Hazretleri: ‘Hiç kimse yaydan daha faik bir silah kullanmadı. Ok atın ve ata binin, amma ok atmak ata binmekten evlâdır. Ok atmayı öğrenin. Zira, okun atıldığı yer ile hedef arasında Cennet bağçelerinden bir bağçe vardır. Ok atmayı talim eden ve sonra unutan kimse, bizden değildir. Kim Allah yolunda bir ok atarsa, Cenab-ı Hak o kişiye, Hazret-i İsmail evladından bir köle azad eylemenin sevabını verir. Bir ok; oku yapan, oku atan ve oku veren üç kişiyi Cennet’e yollar.’ buyurmuştur . Anlayan ve dahi idrak edene, bu Nebi kelamında nice hikmetler vardır. Diyeceğim odur ki, Oğuz Ata’nın geçmiş ve hal-i hazırdaki nesli, ok neslidir. Oğul, şunu da unutmayasın ki, Oğuz’un manasına da ok ile erilir. Zira ki, Oğuz demek, sayılamayacak kadar ok demektir. Hamza’mın ve Bektaş’ımın kemankeşliği, Oğuz hilkatinde maya tutmuştur. Yayınızdan fırlayacak her okun, gezinde görklü Muhammed, temreninde de Oğuz Ata vardır.”
Türler:
Estimated Reading Time: 10 hrs. 10 min.Page Number: 359Publication Date: June 2019Publisher: Kırmızılılar
ISBN: 9786056818349Country: TürkiyeLanguage: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

About the Author

Turgut Güler
Turgut GülerYazar · 16 books
1951 yılında Afyonkarahisâr’ın Sultandağı ilçe­sine bağlı Dort (bugünkü Doğancık) köyünde doğdu. Âilesi, 1959 Ocağında Aydın’ın Horsunlu kasabasına yerleşti. İlkokulu orada, Ortaokulu Kuyucak’da okudu. İki hafta kadar Nazilli Li­sesi’ne devâm ettikten sonra, Nazilli Öğretmen Okulu’na girdi. Bu okulun ikinci sınıfını bitirdiği 1968 yılında, İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu Hazırlık Lisesi’ne kaydoldu. 1969-1973 yılları arasında, Yüksek Öğretmen Okulu hesâbına, İstanbul Üniversite­si Edebiyât Fakültesi Târîh Bölümü’nde tahsîl gördü. İstanbul Çapa’daki Yüksek Öğretmen Okulu’nun Kompozis­yon ve Diksiyon Hocası olan Ahmet Kabaklı’nın başkanlığında kurulan Türkiye Edebiyât Cemiyeti’nde, bilâhare bu cemiyetin yayınladığı Türk Edebiyâtı Dergisi’nde vazîfe aldı. Bir tarafdan üniversite tahsîline devâm etti, bir yandan da bahsi geçen der­ginin “mutfak” tâbir edilen hazırlık işlerinde çalıştı. Metin Nuri Samancı’dan sonra da ikinci yazı işleri müdürü oldu (Mart 1973, 15. Sayı). Bu dergide yazı ve şiirleri yayımlandı. 1973 Haziranında üniversiteyi bitirdiğinde, Malatya Mustafa Kemâl Kız Öğretmen Lisesi târîh öğretmenliğine tâyin edildi. Ah­met Kabaklı’nın arzûsu ile bu görevine başlamadı ve İstanbul’da kaldı, Türk Edebiyâtı Dergisi’ndeki mesâîyi sürdürdü. 1975 yı­lında hem Edebiyât Cemiyeti (Bakanlar Kurulu karârıyla Türkiye kelimesi kaldırılmıştı), hem de Türk Edebiyâtı Dergisi, maddî sı­kıntılar yaşadı, dergi yayınına ara verdi. Bunun üzeri­ne, resmî vazîfe isteği ile Millî Eğitim Bakanlığı’na mürâcaat etti. Van Alparslan Öğretmen Lisesi’nde başlayan târîh öğretmen­liği, Mardin, Kütahya ve Aydın’ın muhtelif okullarında devâm etti. 1984 yılında açılan Aydın Anadolu Lisesi’nin müdürlüğüne getirildi. 1992’de, okulun yeni binâsıyla berâber adı da değişti ve Adnan Menderes Anadolu Lisesi oldu. Bu vazîfede iken, 1999 Ağustosunda emekliye ayrıldı. 2000-2012 yılları arasında, İstan­bul’da, Altan Deliorman’a âit Bayrak Basım-Yayım-Tanıtım’da, yazı ve yayın çalışmalarına katıldı. Yine Altan Deliorman’ın çıkardığı Orkun Dergisi’nde, kendi adı ve müsteâr isimlerle (Yahyâ Bâlî, Husrev Budin, Ertuğrul Söğütlü) yazılar yazdı. İki kızı var. Yayımlanmış Eserleri: Orhun’dan Tuna’ya Uluğ Türkler, Ötüken Neşriyat, İstanbul, 2014; Takı Taluy Takı Müren (Daha Deniz Daha Irmak), Boğaziçi Yayınları, İstanbul, 2014; Cihângîr Tûğlar-Selîmnâme, Ötüken Neşriyat, İstanbul, 2014; Ejderlerin Beklediği Hazîne, Ötüken Neşriyat, İstanbul, 2015, Şehsüvâr-ı Cihângîr-Fâtihnâme, Ötüken Neşriyat, İstanbul, 2015.