Kitap adından da anlaşılacağı üzere günlük yaşamda karşılaştığımız bazı olayların (özel isimlerin unutulması, dil sürçmeleri, okuma-yazma hataları, sakarlık vb.) nasıl oluştuğu ile açıklamalar ve örnekler içeriyor. Sembolik bir davranış nasıl bir alışkanlığa dönüşür, deja vu nedir, bir kelime aklımıza neden takılıp kalır, paranoyaklar neden ayrıntılara dikkat ederler gibi soruların cevapları da kitapta bulunuyor.
Biz aslında hiç önemsemesek de unutmaların ardında bastırılmış bir istek vardır. Bastırılmış istek ve dikkati dağıtan düşünce arasında bağlantı kurmak amacıyla bir çatışma çıkar. Bastırma sonucu çıkan bu içsel çatışma ile de düşünceler bozulur.
Adların unutulması sırasında bilinçdışı düşünceler, adın unutulmasında bir engel oluşturur. Söz konusu ad ile rahatsızlık veren kompleks (bu ailevi ya da işle ilgili olabilir) arasında ya önceden oluşmuş bir ilişki vardır ya da dış çağrışımlar ile sonradan bunlar arasında yapay bir bağ kurulur.
Yani kısaca unutulan bir ad, ya rahatsızlık veren bir şeyle bağlantılıdır ya da adla aynı etkiyi gösteren başka adlar arasında çoklu bağlantılar vardır. Rahatsızlık veren bir duyguyu uyandırması muhtemel bir şeyin hatırlanmasında duyulan isteksizlik sonucu unutkanlık doğar diyebiliriz.
Açıklama kısımları biraz anlaşılmaz da olsa anlatılan örnekleri de hesaba kattığımızda genel olarak rahat okunan bir kitap. Freud’un diğer kitapları gibi birkaç terime denk gelip onları araştırdıktan sonra kitap akıcılaşıyor. Verilmiş örnekler ilgi çekici, bazıları eğlenceli ve konuyu daha iyi kavramaya yardımcı oluyor.
Okumanızı öneririm!!