Yüreğimin koridorlarında dolaşan bir canavar...
Onu tanımıyorum.
Göremiyorum.
Ama hissediyorum.
Orada...
~~~~~
Elimden düşüremediğim, sonunu deli gibi merak ettiğim halde bittiğinde üzüldüğüm bir kitap...
Wulf Dorn, yazdığı psikolojik gerilim kitaplarıyla ve hakkında duyduğum övgülerle dikkatimi çekti. Geçen ay okuduğum OYUNBAZ adlı kitabından sonra da bu kitabını okumak için seçtim ve kesinlikle okuduğum ilk kitaptan daha iyiydi!
Kitaptaki ana karakterimiz olan Doro, kardeşinin ölümünden sonra kabuslar ve halüsinasyonlar dolu bir hayat yaşar. Tedavi amaçlı kliniğe de yatırılır. Kitapta bu kısımları okumuyoruz, sadece ana karakterimiz bahsediyor başından geçenlerden. Olaylar, yeni taşındıkları yerde başlıyor.
Gerçekle hayalin iç içe geçtiği bu kitapta korkmadan sayfaları çeviremiyorsunuz. İlk sayfadan itibaren, kitap sizi içine alıyor ve hayali bir kasabada yaşamaya başlıyorsunuz.
Olaylar sadece ana karakterin gözünden olduğu için ve ana karakterimiz de hasta olduğu için düşündüğü her şeye inanmak güçleşiyor. Özellikle de etrafta ana karaktere inanmayan çok sayıda karakter varsa...
Kitabın sonunda ise şok olmamak elde değil. Bir parça da üzüldüm elbette.
Kesinlikle tavsiye edilir.