Hangi Batı

Attila İlhan

Hangi Batı Posts

You can find Hangi Batı books, Hangi Batı quotes and quotes, Hangi Batı authors, Hangi Batı reviews and reviews on 1000Kitap.
“Lisede Sophokles okuduk, klâsik Türk Sanat Musıkîsine sövmeyi, Divan şiirini hor görmeyi, buna karşılık devletin yayınladığı kötü çevrilmiş Batı klâsiklerine körü körüne hayranlık göstermeyi öğrendik. Sanki Sinan Leonardo’dan önemsiz, Mevlânâ Dante’den küçüktü, Itrî ise Bach’ın eline su dökemezdi. Aslında kültür emperyalizminin ilmiğini kendi elimizle boynumuza geçiriyorduk, ulusal bileşim arama yerine hazır bileşimleri aktarmak hastalığımız tepmişti …”
Çağdaşlaşma toplumsal gelişme süreci içinde ülkemizin bilimsel verilerin ve toplumsal hareket yasalarının gereğine göre gerçekleştireceği atılımlardır. Bunlar altyapıya doğru gelişirler. Üretici kalabalıkların el birliği ile oluşturulurlar. Kültür gibi bir üstyapı planında değil, ekonomi gibi bir altyapı planında gerçekleşirler. Çağdaşlaşmanın, batılılaşmayla ilgisi yoktur. Zira en büyük batılılaşma bir üstyapı kurumudur, kültürdür. Kültürün ekonomiyi etkilediği görülmüş, değiştirdiği görülmemiştir. Batılılaşmaysa, Türkiye'de emperyalizmin görülmesiyle ortaya çıkmış müthiş bir aldatmacıdır. Nasıl Tanzimat gerçekte bir çökertme hareketi olduğu halde kurtuluş gibi gösterilmişse, batılılaşma da Tanzimat esprisinin olmazsa olmaz bir ögesi olduğu halde, kurtuluşun ikinci koşulu olarak ileri sürülmüştür. Gerçekte batılılık, emperiyalizmin Türkiye'deki elemanları olan levantan ve kompradorların 'enayi' aydınlar aracılığıyla geliştirdiği, yaman bir sınıfsal araçtır. Zira batıcılık, batılılaşma tezi, ülkemizde daima 'egemen sınıfların' ideolojisi olarak belirmiş, bu fikri komprador levantenler savunmadığı zaman, egemen bürokratlar savunmuştur.
Sayfa 210
Reklam
Oysa emperyalizmin bazen dinsel, bazen laik nitelikte fakat daima yabancı ve ayrıcalıklı okullarla "gelişmekte olan" ülkelere girdiği, bu günün de gerçeği: aslında Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nin de benzer koşullarda, benzer amaçlarla yaratıldığı bildiğimiz şey! Gerçekten de bu üniversitenin ilk mezunları Amerikancı yabancılaşmalar içinde oldularsa; sonraki öğrenci eylemlerinde, bunun doğurduğu aşağılık kompleksiyle, sonraki mezunları tam aksi kutupta Çinci ya da Rusçu yabancılaşmalara düştüler.
Sayfa 171
Cumhuriyetin ilk kuşaklarından itibaren, Türkiye'de bir Arap düşmanlığı almış yürümüştür. Temeli de aynı: Birinci Dünya Savaşı sırasında Lawrence'in dağıttığı altınlar, bunlara satılıp Osmanlı'yı çöl savaşında arkasından hançerleyen Arap şeyhleri! Bunda hiç kuşkusuz gerçek bir yan bulunuyordu, bulunuyordu ama İngiliz emperyalizminin bölgedeki petrol çıkarlarını Güven altına tutmak için Türklerle Araplar arasında sürekli bir düşmanlığı körüklemenin ne kadar yararlı olacağı da açıktı. Bunu ne zaman anladım bilir misiniz, ikinci dünya savaşından sonra, ilk tanışmak olanağını bulduğum Mısırlı aydın solcular, bana Türkiye'nin Araplar'a ihanetinden söz ettikleri zaman! Aaa, adamlar bizim onlara yakıştırdığımız kusurların aynısını, bize buluyorlardı: onları biz yalnız bırakmışız, terk etmişiz, batılı olmuşuz, gâvur olmuşuz filân!
Sayfa 166
Batılı ve Türk bir sanatın batılı ve Türk bir toplumdan çıkabileceğini unutarak; henüz batılılığı fena halde tartışma kaldırır bir toplumsal ortamda, Türk niteliklerinden tiksinip öykünme batılı sanat gösterilerine kalkışmak!... Bunalımın da, yabancılaşmanın da, kötümserliğinde, asıl sebebi budur, kulumuzca.
Sayfa 104
Türkiye'nin sorunu batılılaşmak sorunu değildir, modern kişiliğini bulmak sorunudur. Bu arada yoksulluktan kurtulmak, endüstrileşmek, şehirleşmek sorunudur.
Sayfa 100
Reklam
Yok yok, genç sanatçı Batılı olmanın Türk olmamak demeye gelmediğini anlamalıdır. Uygarlığımızı değiştirmek ne laf? Toplumsal ve nesnel bir gerçek istekle değişir miymiş? Türk'üz Türk kalacağız. Uygarlığımız çağdaş ölçülerle yeniden değerlendirmesini bileceğiz. Batılılık bu. Yoksa yarım yırtık bir yabancı dil belleyip bir yabancı uygarlığın kuyruğuna eklenmek değil. Baksanıza canım, İngiliz de, Alman da, Fransız da Batılı, biri ötekine benziyor mu?
Sayfa 28
"... batılılaşmak dediğimiz ne, önce onda anlaşalım: bir ülkenin, ticaret burjuvazisinin teknolojiyi ekonomiye uygulayarak endüstrileşmesiyle uluslaşması değil mi? Kültür, bizim o sihirli değnek sandığımız, sözünü ede ede bitiremediğimiz eğitim, bu altyapı üstünde yükseliyor. Oysa biz endüstrileşmeyi gerçekleştirmeden, endüstriye, üstelik yabancı koşullar altında gerçekleşmiş bir endüstriye ait kültürü içimize aktarıp batılılaştık sanıyoruz: bir evi, çatısından yapmaya başlamak gibi bir şey!"
Sayfa 17
"... bizde batıcılıkla anlaşılan şey Türk evrimini çağdaş uygarlığa uygun yönde geliştirmektir. Halbuki Avrupa'da ve Amerika'da batılılaşma ve batıcılık Batı diplomasisine boyun eğme anlamına gelir. Bu yüzden onlara göre Kemalist devir Batı aleyhtarlığı, Menderes devri ise batıcılık devridir! Batı diplomasından bağımsız olan biri batıcılık, Batı dilinde, Batı düşmanı kötü bir ulusçuluk demektir." Niyazi Berkes
Sayfa 11
«Avrupa, tarihi kararlar verme tekelinin, uzun zaman, yalnız kendisine ait olduğuna. inandı: yükselme ve gelişme dönemine doğru da sayılabilecek- bu görüşten çıkarak, başka uygarlıkların ya hiç var olmadığına ya da bir işe yaramadığına hükmetti. Bunun ne üzüntü verici bir yargılama hatası olduğu gittikçe meydana çıkıyor. » G. Balandier
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.