Yaşar Nuri Öztürk'ün "Kur'an'daki İslâm" Adlı Kitabına Bir Eleştiri

Hangi İslâm?

Mustafa Varlı

Hangi İslâm? Quotes

You can find Hangi İslâm? quotes, Hangi İslâm? book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
"... Namazda ve ibadet olarak Kur'an-ı Kerim, aslî lafızları ile okunur. Yüce Rabbımızın bize olan öğüt, buyruk ve yasaklarını öğrenmek, onun irşadından yararlanmak için ise, terceme, meâl ve tefsirleri okunur. Bu maksatla Kur'an-ı Kerim'in tercüme, meâl ve açıklamalarını okumak da çok sevaptır ve genel anlamı ile ibadettir."
Sayfa 21 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
Evet, Kur'an okumak için diz çökmek şart değildir. Rahle önünde oturmak şart değildir. Kur'anı mezar kitabı haline sokmak yanlıştır. Sipariş hatim okumak yanlıştır. Hazır hatim işlemi yanlıştır. Fakat bütün bu yanlışları tüm müslümanlara ve İslâm bilginlerine yamamak yanlıştır. Bir doğruyu söylemek için, herkesi sıradan suçlamak da yanlıştır. Bu arada Kur'an, elbette ki her fırsatta okunmalıdır. Fakat temiz iken ve temiz yerde okunmalıdır. Buna göre Kur'an ayakta okunur, oturarak okunur, yatarken okunur, yürürken okunur, abdestli ve abdestsiz okunur. Fakat abdestsiz ele alınmaz. Cünüp iken okunmaz. Hayızlı ve nifaslı iken okunmaz. Banyoda, tuvalette okunmaz. Haram işlenen meclislerde; içki ve zina âlemlerinde, kumar masalarında okunmaz. Yani bazı durum ve yerlerde Kur'an okunmaz. O'na el sürülmez. Bu, hiç bir zaman yazarın belirttiği gibi "Kur'an okumayı bir tür merasime bağlamak" (sh.286) değildir. Veya bu şartlar "saçma" (sh.288) da değildir. Aksine Kur'an'ın değerini korumaktır.
Sayfa 154 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
Reklam
Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurmuştur: Kadınlar hakkında Allah'tan korkunuz. Zira onları Allah'ın emaneti olarak aldınız. (Ebû Dâvûd; Menasik, 56. İbni Mâce; Menasik, 48) Sizin en hayırlınız, kadınlarına en hayırlı olanınızdır. (Tirmizî; Radā', 11,İbni Mâce; Nikâh,50) Bu konuda daha pek çok hadîs-i şerifi sıralamak mümkündür. Kur'an-ı Kerîm de "Kadınlarla iyi geçinin" (Nisa; 4/19) kesin ve net emrini verdikten sonra hangi mantık ve hangi iz'ân sahibi, müslümanın kadına zulmetmeyi meziyet saydığını söyleyebilir?
Sayfa 301 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
Kur'an-ı Kerim'de beş vakit namaza mücmel olarak işaret eden ayetlerden Tahâ Sûresinin 130 uncu âyetinde: "... Güneşin doğmasından önce de, batmasından önce de Rabbını övgü ile tesbih et. Gecenin bazı saatlerinde ve gündüzün etrafında (iki ucunda) da tesbih et ki, rızaya ulaşasın.” buyurulmuş; güneşin doğmasından ve batmasından önce, gece saatlerinde ve gündüzün iki ucunda olmak üzere beş ayrı vakitte Cenab-ı Hakk'ı tesbih, yani namaz kılmak emredilmiştir.
Sayfa 271 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
Evet, Kur'an, anlaşılmaz bir kitap değildir. Fakat herkesin Kur'anı iyi anladığını söylemek de doğru değildir. Herkes Kur'an okumalıdır. Anlayabildiğini yaşamalı, anlayamadığını da, güvenilir ilim adamlarından veya eserlerinden öğrenmelidir.
Sayfa 99 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
... Allah daima doğruyu söyler. Fakat bazen insan, yanlış anlar. İşte bu yanlış anlamayı önlemek için, Kur'an'ı anlatmak için Peygamber gönderilmiştir. Yeter ki Kur'an'ı anlamaktan aciz olan insan Peygambere güvensin ve onun sözlerine kulağını ve kalbini kapalı tutmasın.
Sayfa 264 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
Reklam
... Oysa meallerde parantezli izahları eleştiren yazar, âyette bulunmayan bir ifadeyi, varmış gibi ve hem de parantezsiz olarak âyete eklemiştir. Zira orucu tutmamak veya tutamamak başka şey, başlanmış bir orucu bilerek bozmak ise; daha başka şeydir.
Sayfa 207 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
... Hadislerin ilk råvileri olan sahabi ve tabiiler ise hadislerin nakli hususunda Hz. Peygamber'in, "Size öğrettiklerimi iyice belleyip buraya gelemeyen halka öğretiniz" (Buharî; İman, 40), "Burada bulunanlar bulunmayanlara tebliğ etsin" (Buhari; İlim,9,37) şeklindeki tavsiyelerini dinî sorumlulukla yerine getirerek hadîsleri hem yazılı hem de şifahi olarak rivayet etmişlerdir. Hadislerin tedvini ise daha I. yüzyılda başlamış, Il.yüzyılda hemen hemen kaydedilmedik hadis malzemesi bırakılmadığı gibi bu konuda eserler meydana getirilmiştir.
Sayfa 50 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
... Ayrılığa düşen müslümanların arasını bulup onları ıslâh etmek (Hucurât: 49/9,10) varken, onların tümünü ve samimi İslâm bilginlerini itham edip onlara "din bezirganları" (sh.421) sıfatını yakıştırmak ve belki böylece bir kıvılcımla ateşi alevlendirmek; ne müslümanlıkla ne de ilmî kariyerle bağdaşır.
Sayfa 222 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
"De ki; sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, kesinlikle sizi bulacaktır. Sonra da görüleni ve görülmeyeni bilen Allah'a dündürüleceksiniz; O sizin bütün yaptıklarınızı haber verecektir." (Cuma;62/8)
Sayfa 143 - Mustafa Varlı, 4. Baskı, Ankara 1999Kitabı okudu
67 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.