Haşhaşîler işledikleri siyasi cinayetlerle tanınmış ve kötü bir şöhret edinmişlerdir, hatta bu şöhret o kadar kötüdür ki, “assassin” kelimesi birçok dilde “katil” kelimesiyle aynı anlama gelir. “Dağın Şeyhi” olarak bilinen liderleri hakkında Orta Çağ’dan bu yana çeşitli efsaneler anlatılır; söylenene göre, kalesinde genç erkeklere cennet hayatı yaşatmış, sonra da intihar suikastçısı olarak onları dünyanın dört bir yanına göndermiş. Peki, Haşhaşî adı verilen bu insanlar gerçekte kimlerdi? Heinz Halm, mevcut İslam ve Avrupa kaynaklarına dayanarak on birinci ve on ikinci yüzyıllarda Şiîlerin içinde yaşanan bölünmeden gizli bir İsmailî örgütünün ortaya çıkışını, bu örgütün liderlerinin İslam’ın yazıya dökülmemiş, gerçek mesajını bildiklerine inandıklarını, İran ve Suriye’de birçok kaleyi ele geçirdiklerini, Haçlılara korku ve dehşet saldıklarını anlatıyor. Bu gizli örgütün son kalesini ele geçirmeyi ancak on üçüncü yüzyılın ortalarında Moğollar başaracaktı. Yine de bu örgüte bağlı bazı topluluklar varlığını sürdürmeyi başardı. Bugün bile tartışmaların her zaman odağında olan bu gizemli örgütün nasıl ortaya çıktığını ve İslam dünyasında ne gibi çalkantılara yol açtığını anlamak için Heinz Halm’ın kaleme aldığı Haşhaşîler önemli bir fırsat sunuyor
