Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hava Savaşı ve Edebiyat

W. G. Sebald

Hava Savaşı ve Edebiyat Gönderileri

Hava Savaşı ve Edebiyat kitaplarını, Hava Savaşı ve Edebiyat sözleri ve alıntılarını, Hava Savaşı ve Edebiyat yazarlarını, Hava Savaşı ve Edebiyat yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
152 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
İkinci Dünya Savaşı hakkında okuduğum kitapları düşünüyorum… Ne kadar büyük bir gedik olduğunu Hava Savaşı ve Edebiyat’ı okuyunca farkettim. Umarım es geçmeseniz bu kitabı. Sebald, savaşın sonunda yerle bir edilen Alman şehirlerinden 1954’ten sonra yaratılan eserlerde bahsedilmediği, suskunluk kültürünün aile sohbetlerinden tarih yazımına kadar yayılmış olduğu ve kolektif hafızada yer etmediği görüşünde. Bu konuya kitaplarında az da olsa değinen yazarların eserlerini de inceliyor, eleştirilerde bulunuyor. Sadece Böll’ün Melek Sustu romanı bu dehşetin derinliğini biraz olsun aktarabilmiş. Fotoğraflara yer vermiş, Sebald romanlarında da fotoğraf kullanır. Kitap konuyla ilgili 1977’de Zürih Üniversitesi’nde verdiği derslerin metne dökülmüş hali. Bu derslere gelen tepkiler ve mektuplardan da bahsediyor, farklı görüşleri tartışmaya açıyor. Son bölümde de yazar Alfred Andersch hakkında bir makalesi var. #hulkidemirel çevirisi #şebnemsunar editi, bana da Şebnem Hanım tavsiye etmişti bu kitabı @sebnemsunar #canmodern #şirinetik @sirinetik
Hava Savaşı ve Edebiyat
Hava Savaşı ve EdebiyatW. G. Sebald · Can Yayınları · 201627 okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
Koca kıtayı hijyenik hale getirme misyonuyla yola çıkıp cehenneme çeviren Almanların, günün sonunda Müttefiklerin hava saldırıları sonucu yerle bir olan kentlerinin kolektif hafızada canlı bir karşılık bulamayışının, imha operasyonlarının yol açtığı yıkımın ciddi bir travma yaratmayışının, yaşadıkları karşı-felaketin savaş sonrası edebiyatta kendine fazlaca yer bulamayışının peşine düşen, bir ulusun yeniden kimliklenme sürecindeki savunma mekanizmalarını irdeleyen güçlü bir metin.
Hava Savaşı ve Edebiyat
Hava Savaşı ve EdebiyatW. G. Sebald · Can Yayınları · 201627 okunma
Reklam
..."moloz çölünün ortasında tek başına ayakta kalmış" evinin camlarını silen bir kadın gördüğünü anlatır." Kadının aklını kaçırmış olduğunu düşündük," der.
"Bugün dik duran insanlara ihtiyaç var, pırıl pırıl duruşları ve halis hedefleri olan. Ve bu insanlar ülkenin yeniden inşasında da yıllarca cephenin ön saflarında yer alacaklar."
Gerçek zaman ve zamanın duyular tarafından işlenmesi arasındaki fark açıldığı için hayata geçirilebilir önlemler düşünülmesi ancak yarının beyinleriyle mümkün olacaktı.
152 syf.
7/10 puan verdi
W. G. Sebald'ın Zürih Üniversitesi'nde verdiği derslerden bir derleme
Sebald bu kitabında, Müttefik Devletler'in II.Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru şehirlerdeki sivil halkı yok etmek adına imha bombardımanlarının, Alman toplumunda oluşturduğu buhranın sonuçları üzerinde duruyor. Bu imha operasyonunun yarattığı buhranın ardından Alman edebiyatının uzun süreler boyunca bu drama karşı üç maymunu oynayışı, Sebald'ın kitabının ana temasını oluşturuyor. O dönemin canlı tanıklarının yazdıkları birtakım anılara da yer veriyor yazar kitabında. Savaş sonrasında Alman toplumu bu olayı, sanki hiç yaşanmamış gibi karşılıyor adeta. Alman ulusunun zihininde bu vahşetin, hiç var olmamış gibi davranmalarına sebebiyet veren şeyin ne olduğunu Sebald yine kitabında açıklıyor aslında : “Hayata geçirilen sınırsız bombardıman savaşı planının stratejik açıdan ve ahlaki olarak haklı gösterilip gösterilemeyeceği ve nasıl haklı gösterilebileceği soruları, 1945’ten sonraki on yıllar boyunca Almanya’da hiçbir zaman kamusal bir tartışmanın konusu olmadı. Muhtemelen bunun en önemli nedeni, milyonlarca insanı kamplarda katleden ya da ölünceye dek çalıştıran bir halkın, Alman şehirlerinin yerle bir edilmesini öngören askerî siyaset mantığı hakkında galip devletlerden bilgi talep etmesinin imkânsızlığıydı.” Kısacası, her zamanki gibi filler tepişti ve olan çimlere oldu.
Hava Savaşı ve Edebiyat
Hava Savaşı ve EdebiyatW. G. Sebald · Can Yayınları · 201627 okunma
Reklam
…bu yıllarda insanların ölüme gönderilmek üzere toplanmadığı pek bir yer yoktu Avrupa'da.
Sayfa 77 - Can Yayınları
Bir böcek kolonisinin, komşu bina yıkıldığı için mateme gireceği varsayılmaz; ama insan karakterinden belirli ölçüde empati beklenmesi doğaldır.
Sayfa 50 - Can Yayınları
Bu sırada mukavva bir bavul “perona düştü, kırıldı ve içindekiler perona saçıldı. Oyuncaklar, bir manikür seti, alazlanmış bir takım çamaşır. Son olarak kavrulmuş, büzüşüp mumyaya dönüşmüş bir çocuk cesedi. Kısmen aklını yitirmiş kadın, daha birkaç gün öncesine kadar sapasağlam görünen geçmişinin hatırası olarak yanında taşımıştı cesedi.”
Sayfa 40 - Can Yayınları — Friedrich Reck'in günlüğüne 20 Ağustos 1943 tarihinde düştüğü notta, Yukarı Bavyera’daki bir istasyonda trene binmeye çalışan kırk-elli kişilik bir grubu anlatır.
Tarihin uçurumları. .
"Her sey tam bir kaos halinde yatar bu uçurumların dibinde; derinliklerine baktığınızda başınız döner, dehşete düşersiniz .. "
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.