Danimarkalı psikolog (felsefe eğitimi de var), Svend Brinkmann " Kişisel Gelişim Çağında Kendiniz Kalabilmek" kitabıyla tanındı tüm dünyada.
O kitabı okuyup sevenler bunu daha da sevebilir. Orada daha çok bir şeyden kaçınmaya yönelik tespit ve öneriler varken, burada daha eyleme dönük, itici gücü olan yönlendirmeler var.
Benimsenen değerlerin aslinda (kişisel mutluluğa ulaşmak için) birer araç olduğu günümüzde, sadece bireye ve içinde bulunulan topluluğa faydalı olan değer ve eylemler içsellestirilyor. Faydacılık ve araçsallaştırma çok yaygın. Yazarın iddiası; değerlerde ve eylemlerde, yaşantıda faydacılıktan çok anlam aramamız gerektiği. Bu anlamları bulmamız için de eski felsefi fikirlerden yararlanıyor, faydacı düşünceye direnebilen bir yaşam felsefesi sunmaya çalışıyor. Önemli olanın mutlu olmak değil, anlamlı bir hayat sürmek olduğu iddiasını yinelerken farklı çağlardan 10 felsefeciye ait on fikir (on değer) sunuyor.
Iyilik, haysiyet, vaat, hakikat, sorumluluk, sevgi gibi değerleri, neden anlamlı olduklarını,o değeri en çok savunan filozofun görüşlerine dayanarak açıklıyor. Beklendiği gibi, faydacıktan uzak durarak bunlar hayatımıza ne katar sorusunu cevaplamıyor.
Küçükken büyüdüğümde ne olmak istediğime dair en keskin beklentim "iyi insan olmak,iyilik yapan insan olmak" tı. Iyilik gözümü dolduran, yüreğimi kabartan bir değerdi. Hala saf iyilikle yapılan her eyleme çok hayranlık duyuyorum. Çocuk kalbimi haklı çıkaran bu güzel kitaba da hayranlık duydum.
Hayata Nereden Bakmalıyız? 
Svend Brinkmann