Öğretmenliğin hası, sınıf öğretmenliğidir kanaatimce. Ziya Öğretmen de (Milli Eğitim Bakanı) bir sınıf öğretmeni olmuş ve hayatın bütününü bir sınıfa doldurarak , ebeveynlerin ufkunu açmış. Hem de bu kitapçığı kendi elleriyle kaleme almış. Ne mutlu...
Bizim velilerimize, talebelerimize ve öğretmenlerimize , batıdan tercüme eğitim kitapları, akademisyenlerin rütbe takmak için yazdıkları pedagoji kitapları, Finlandiya modeli v.s fayda etmez, etmediği de ortada. İşte böyle teknik olmayan, uydurukça kavramlar barındırmayan, hemen elimizin altında olan, bizden örnekler, uygulamalar lazım. İşte Ziya Öğretmen de bunu yapmış. Tebrikler...