Karanlıkta zenci beyaz yok, çirkin güzel yok. Şişman zayıf yok. Kıyafet yok. Karanlıkta her erkek bir prens her kadın bir prenses. Asıl özgürlük karanlıktadır...
Onlar daha acile varmamışken çocuk kendinden ayrılmayı ve belli bir noktadan sonra geri kalanını yukarıdan izlemeyi öğrenmişti, o andan sonra kaybolan her ne varsa hiçbir önemi yoktu, çocuğun bedeni genişledi ve gezinmeye başladı, ödemesini almış ve hayatını kiracısız bir şekilde yaşamıştı, şeylerin içindeki herhangi bir şey olarak, havadaki ruhunun özünde çok fazla buhar vardı, yağmur olarak düşüp ardından tekrar yükseliyordu, güneş tıpkı bir yoyo gibi doğup batıyordu.
Kendi ördüğü bir kozadan çıkamayışını ifade eder onun şiirleri. Ancak onun şiiri anlatımcılığı dramatik bir çehreye büründürmekten çok dış dünyayla kendilik arasında ilişkilere, nesnelerle elde edilen bağlara dayandırılarak elde edilmiş olaysallıklarla örülüdür.
Buluştuk Septimus, Cilarissa, Rhoda, Mrs. Ramsay dupduru bir ırmağın kıyısında su yankılanıyor dağılan ve birleşen doğaya tek bir cümleyi: ' Şu küçücük varolma sorunu bitti.' Akıyor ırmak.
Ahmet Oktay