Minevra'nın Baykuşu

Hegel'in Devlet ve Toplum Felsefesi

Celal A. Kanat

Hegel'in Devlet ve Toplum Felsefesi Gönderileri

Hegel'in Devlet ve Toplum Felsefesi kitaplarını, Hegel'in Devlet ve Toplum Felsefesi sözleri ve alıntılarını, Hegel'in Devlet ve Toplum Felsefesi yazarlarını, Hegel'in Devlet ve Toplum Felsefesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Minerva'nın baykuşu gün batarken uçmaya başlar. Gün batarken nelerin aydınlanacağını tahmin edemezsin. Bazı olaylar karanlıkta aydınlanır...
Hak olarak hakkı çiğneyen, özgür istencin somut varoluşuna ters düşen ve kendini dayatan bu zorlanım suçtur. Zorlanım somut şekilde haksızlık olduğu zaman, ona suç denir. Suç kişilerin karşılıklı tanınmasının bir sonucu olarak ortaya çıkmasının bir sonucu olarak ortaya çıkmış olan ve koyulmuş sözleşme kurallarınca dolayımlanmış olmayan zorlanımdır.
Sayfa 143 - Doruk YayımcılıkKitabı yarım bıraktı
Reklam
Hegel'in sözleşmeci kuramlara karşıtlığının asıl sebebi bu doktrinin dayandığı ilke ve düzgülerin aslında siyasal ve toplumsal düzgüler olmadığı, ve bir 'piyasa serbestliğinin', toplumsal ve/ya siyasal bir özgürlüğü belirlemekten yoksun olduğudur.
Sayfa 133 - Doruk YayımcılıkKitabı yarım bıraktı
Öyleyse, mülkiyet hem arzunun ve/ya gereksinimin, hem özgürlüğün, hem istencin nesneleştiriminin, hem fiziksel denetimin, hem emeğin ve/ya şekillendirmenin, hem imlemenin, hem öznelerarası tanınmanın, hem de bütün bunlara değin bilgi ve bilincin rol oynadığı, kapsamlı bir tinsel süreçtir.
Sayfa 93 - Doruk YayımcılıkKitabı yarım bıraktı
Ama izin verilmiş eylemleri hakkın belirlemiş olduğunu söylemek güçtür. Demek ki her birey ötekilerin de aynı hakka sahip olduğunu tanıdığı ve buna saygı duyduğu sürece, istediğini yapmakta özgürdür. Her bir bireyin ötekilerin hakkını çiğnememek ödevi olumsuz bir ödevdir, bireyin kendine karşı taşıdığı ödev ise olumlu bir ödevdir.
Sayfa 85 - Doruk YayımcılıkKitabı yarım bıraktı
Hegel'e göre, bu görev özsel bakımdan, 'gereken' in 'olan' içerisinde yattığını ve ondan filizlendiğini serimlemek ve bunun ussal yordamlarını günışığına çıkarmaktır. Burada anımsatılması gereken şudur: Dünyayı kavramak ve yorumlamak çoğu kez, dünyayı değiştirmenin bir yordamı, bir ilk adımıdır. Varolan kavranılmaksızın, değiştirilemez; ve bu süreç kuramsal bakımdan örtüşse bile, genelde kılgısal bakımdan örtüşmeyebilir.
Sayfa 25 - Doruk YayımcılıkKitabı yarım bıraktı
Reklam