Dünya’daki Yaşamın Mucizesi

Her Şeyin Nedeni

John Gribbin

Her Şeyin Nedeni Quotes

You can find Her Şeyin Nedeni quotes, Her Şeyin Nedeni book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Dünya'nın derinlikleri gezegen oluştuktan 4 milyar yıldan uzun bir süre sonra bile nasıl hâlâ bu kadar sıcak olabiliyor? Bunun nedeni kısmen gezegenin dış katmanlarının ısıyı içeride tutan bir battaniye gibi iyi bir yalıtım sağlamasıdır. Ama bunun sebebi aynı zamanda çekirdekte uranyum ve toryum gibi, bunca zaman sonra bile hâlâ bozunarak ısı yaymakta olan radyoaktif elementlerin bulunmasıdır. Çekirdekte radyoaktif elementlerin bulunması Güneş Sisteminin oluştuğu ortamdan ötürüdür; bunlar yakınlardaki bir süpernovanın kalıntıları ya da dev bir yıldızdan gelen rüzgârlarla zenginleşmiş bir materyal bulutundan kaynaklanmıştır. Bu bizimki gibi gezegenlerde, bizimki gibi medeniyetlerin çok yaygın olmayabileceğine dair bir başka göstergedir, çünkü Dünya boyutundaki gezegenler bile eriyik çekirdeklerden yoksun olabilir ve dolayısıyla manyetik güç alanlarından yoksundurlar. Bundan yaklaşık dört milyar yıl sonra Dünya'nın çekirdeğinin tamamı katılaşmış olacak ve Dünya manyetik alanını kaybedecek.
Sayfa 166Kitabı okudu
600 milyon yıl önce Venüs’e bir süper kuyruklu yıldızın çarpması, Dünya’daki yaşamın ortaya çıkmasını etkileyen en önemli olaylardan biri. Varlığınızı bir kuyrukluyıldıza borçlusunuz.
Reklam
Güneş'in yaklaşık 250 katı kütleye sahip bir yıldız öldüğünde, dış katmanlarının büyük bir patlamayla fırlamasına rağmen maddenin çoğu çöker ve Güneş'in yüz katından daha fazla kütleye sahip bir kara delik oluşturur. İlk yıldızlar o zamanlarda evrendeki maddenin en yoğun olduğu yerlerde oluşmuş olmalıdır, bu yüzden bu kara deliklerin çoğu birbirine yakınlaşırdı ve çok daha büyük nesneler oluşturmak için birleşirdi. Samanyolu'nun kendisi de dahil olmak üzere bizimki gibi bütün galaksilerin kalbinde süper-kütleli kara deliklerin olduğuna dair zengin bulgular var.
Kuyrukluyıldızlar Güneş Sisteminin oluşumundan kalma buz ve kaya kütleleridir. Arkalarında uzanan uzun kuyruklarıyla -sadece resimlerden olsa da- hepimizin çok iyi tanıdığı iyi bilinen fotojenik kuyrukluyıldızlar, aslında Güneş Sistemini tıpkı yumurta sarısının etrafındaki kabuk gibi çevreleyen, en yakın yıldızların neredeyse yarı mesafesinde bulunan çok büyük bir kuyrukluyıldız bulutundan Güneş Sisteminin iç kısmına nadiren gelen ziyaretçilerdir. Bu bulut, kuyrukluyıldızlarla ilgili çalışmalar yapmış ve kabuğun özelliklerini hesaplamış olan gökbilimci Jan Oort'tan dolayı Oort Bulutu olarak bilinir.
Evren büyüktür. 13,7 milyar yıl önce aşırı sıcak, aşırı yoğun bir durum olan Büyük Patlamadan yayılarak oluşan hâlâ genişlemekte olan bir uzay baloncuğu içinde yaşıyoruz. Bu baloncuk yalnızca 13,7 milyar yıldır var olduğundan, herhangi bir yönde görebileceğimiz en uzak yer, ışığın 13,7 milyar yıl boyunca yol aldığı mesafe kadar olacaktır. Mantıklı olarak bu 13,7 milyar ışık yılı eder. Burada bir ışık yılı, ışığın bir yılda aldığı yoldur; kabaca 9,5 milyar kilometre veya 5,9 milyar mil. Öyleyse gözlemlenebilir evren 27,4 milyar ışık yılı çapında Dünya merkezli bir balondur; her yıl, (iki tarafından birer ışık yılı olmak üzere) iki ışık yılı hızında büyüyen bir balon.
Biz sadece, diğer kuyruksuz maymunlarla aynı şekilde evrim geçiren, Afrika insansılarının bir çesidiyiz.
Sayfa 225 - Alfa | BilimKitabı okudu
Reklam
Samanyolu ve benzer galaksiler Büyük Patlamadan 3 veya 4 milyar yıl sonra, yani 10 milyar yıl önce var oluşmuştu. Kozmik yamyamlık sonucunda gelişmeye devam ediyorlardı (hâlâ da ediyorlar!), bununla birlikte belirgin şişkin bölge ve disk yapısı zaten mevcuttu ve disk üzerinde Popülasyon I olarak bilinen, metal yönünden gittikçe zengin hale gelen yıldızlar vardı. Zaman geçtikçe diskte bulunan gaz, yıldız nesillerini takip ederek ağır elementler yönünden giderek zenginleşti, öyle ki bu sayede yaklaşık 5 milyar yıl önce, Samanyolu bugünkü yaşının yaklaşık yarısındayken Güneş oluştuğunda, artık gezegenleri oluşturmak ve en azından birisi üzerinde insanları meydana getirmek için yeterli miktarda "metal" bulunuyordu.
Galaksinin tümünde karbonun kabaca iki katı oksijen ve silikondan on kat daha fazla karbon bulunur, ama bazı yıldızların çevresinde karbon oksijenden daha baskındır. Kimya açısından konuşursak, karbon ve oksijenin birbirleriyle çok yüksek bağlanma eğilimi vardır. Bunlardan yeni bir gezegen sisteminin oluştuğu bulutta en az bulunan hangisi ise o karbonmonoksit ve karbondioksit gibi bileşiklerde hapsolurken, daha çok olan atomların fazla kısmı, diğer elementlerle tepkimelere girmek üzere mevcuttur.
Sayfa 154Kitabı okudu
Öyleyse burada oluşumuzun bir başka nedeni Dünya'nın güçlü bir manyetik alana sahip olması; güçlü bir manyetik alana sahip olmasının nedeni ise Dünya'nın Ay'ın oluştuğu çarpışmanın bir sonucu olarak oluşan büyük metalik bir çekirdeğe sahip olmasıdır. Aslında Ay'a müteşekkir olmamızı gerektiren yığınla neden var. Ve bu hiçbir şekilde en sonuncusu değil. Bununla birlikte, Ay'ın Dünya'nın medeniyete elverişli bir yuva olarak korunmasındaki süregiden rolüne bakmadan önce, Venüs'ün ve Mars'ın, Dünya'yı özel kılan jeolojik özelliklerden yoksun oldukları için nasıl zarar gördüklerine bakmaya değer.
Sayfa 169Kitabı okudu
Bir spiral yoğunluk dalgası, bir yıldız oluşum bölgesi olacaktır, ancak tuhaf görünse de dalganın kendisi aynı yönde gitmesine rağmen Galaksinin etrafında dönen yıldızlarla aynı hızla dönmez. Dalga yıldızlardan daha yavaş hareket eder, dolayısıyla yıldızlar (ve yıldızların meydana geldiği gaz ve toz bulutları) Samanyolu'nun etrafındaki yörüngelerinde döndükçe tekrar tekrar spiral kolları yakalar ve tıpkı bizim şu anda Orion Kolu'nu geçmek üzere oluşumuz gibi onların içinden geçer. Böyle bir durumun iyi bir örneği, mutfakta lavabosundaki musluğu açtığınızda tıkacı yerleştirmediğiniz için suyu akıp gitmesinde görülebilir. Musluktan gelen su lavabonun yüzeyine çarptığında her yöne dağılan ince bir tabaka oluşturur. Ancak merkezden belli bir uzaklıkta (suyun musluktan ne kadar hızlı aktığına bağlı olarak) suyun derinliği hidrostatik sıçrama adı verilen aşamada yükselir. Su molekülleri içinde sürekli hareket etse de aşama aynı kalır. Galaksinin çevresinde hareket eden gaz bulutları bir spiral yoğunluk dalgasına ulaştıklarında suyun hidrostatik sıçramada birikmesiyle aynı şekilde birikir ve bulutlar sıkıştığında yıldızlar oluşur. Fakat Güneş gibi, daha önceki çarpışmalarda bu şekilde doğmuş olan yıldızlar, yoğunluk dalgasının içinden, onun orada olduğunu fark etmeden geçer.
147 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.