Hicab Erdem Bekçisi Müslüman Hanımlara Sözleri ve Alıntıları
Hicab Erdem Bekçisi Müslüman Hanımlara sözleri ve alıntılarını, Hicab Erdem Bekçisi Müslüman Hanımlara kitap alıntılarını, Hicab Erdem Bekçisi Müslüman Hanımlara en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Her müslümanın, hayasızlığın yayılmasından ve onu bizzat yayıp yoğunlaştırmaktan sakınması gerekir. Bilmeli ki hayasızlığın yayılmasını sevmek, merhum Şeyhu‟l-İslam İbn Teymiyye‟nin Fetva‟larında (XV, 332 ve 344 te) açıkladığı üzere sadece söz ve fiil ile olmaz. Bununla ve ondan söz etmekle, kalple ona meyletmekle, ona karşı susmakla da olur. Çünkü şüphesiz ona duyulan bir sevgi onun yaygınlaşmasına imkân hazırladığı gibi, ona karşı çıkan müminlerin yüzüne karşı o hayasızlıkları savunma imkanını da verir. O halde müslüman her kişi hayasızlığın yayılmasını sevmekten uzak kalarak Allah‟tan korkması gerekir. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
“Şüphe yok ki müminler arasında; hayasızlıkların yayılmasını arzu edenlere dünyada da ahirette de çok acıklı bir azap vardır. Allah bilir, siz bilmezsiniz” (Nur, 24/19)
Her müslümanın, hayasızlığın yayılmasından ve onu bizzat yayıp yoğunlaştırmaktan sakınması gerekir. Bilmeli ki hayasızlığın yayılmasını sevmek, merhum Şeyhu‟l-İslam İbn Teymiyye‟nin Fetva‟larında (XV, 332 ve 344 te) açıkladığı üzere sadece söz ve fiil ile olmaz. Bununla ve ondan söz etmekle, kalple ona meyletmekle, ona karşı susmakla da olur. Çünkü şüphesiz ona duyulan bir sevgi onun yaygınlaşmasına imkân hazırladığı gibi, ona karşı çıkan müminlerin yüzüne karşı o hayasızlıkları savunma imkanını da verir. O halde müslüman her kişi hayasızlığın yayılmasını sevmekten uzak kalarak Allah‟tan korkması gerekir. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:
“Şüphe yok ki müminler arasında; hayasızlıkların yayılmasını arzu edenlere dünyada da ahirette de çok acıklı bir azap vardır. Allah bilir, siz bilmezsiniz” (Nur, 24/19)
İslam ümmetini vurmak için ilk kıvılcım kadınlarının yüzlerini açması ile başladı. Bu da Mısır‟da Mısır valisi Muhammed Ali Paşa‟nın Fransa‟ya öğrenim için gönderdiği heyetlerle başladı. Bunların arasında bu heyetlerin vaizi 1290/hicri yılında ölen Rifaa Rafi etTahtavi de vardı. Mısır‟a dönüşünden sonra kadının özgürleştirilmesinin propagandası için ilk tohumları ekmeye başladı; arkasından garpzedelik fitnesine kapılmışlar ve bir takım hıristiyanlar bu yolda çalışmaya koyuldular. Bunlardan biri 1374 yılında ölen haçlı hıristiyan Markos Fehmi‟dir. “Doğuda kadın” adında hicabın atılmasını hedefleyen ve erkek kadın ihtilatını mübah kılan bir kitabında bunu yapmak istemiştir.
İşte bu ümmet arasında çıplaklığın kötü başlangıcı yüzün üzerindeki örtünün kaldırılmasıyla ortaya çıkmıştır. Bu hususa dair geniş açıklamalar Prof. Ahmed Ferac‟ın “el-Muâmera Ala‟l-Mera‟l-Müslime: Müslüman kadına karşı komplo” eseri ile şeyh Muhammed b. Ahmed İsmail‟in “Avdetu‟l-Hicab: Örtünün geri dönmesi” adlı eserlerinde belgeleriyle geniş bir şekilde açıklanmıştır.