ah neneciğim, ah! Biz böyle düşünüyoruz ama tanrı'nın buyruğu böyle değil.
Çocuğu, bir tek elma için dövmek gerekiyorsa, bizim işlediğimiz günahlar için ne yapmalı acaba?
Bütün ülkeyi dolaştılar, ama mutlu bir insan bulamadılar. Varlıklı olan hastaydı, sağlıklı olansa yoksuldu. Hem varlıklı, hem de sağlıklı olanın ise ya karısı, ya da varsa çocukları kötüydü. Sözün kısası, kimse durumundan tam olarak hoşnut değildi, herkesin yakınacak bir derdi vardı.
Bir yanağına vurana, öbür yanağını çevir. Cübbeni alanın, entarini almasını engelleme, senden isteyene ver. Malını alandan, onu geri isteme. İnsanların sana nasıl davranmasını istiyorsan, onlara öyle davran.
Martin Andrey kunduracılık yapıyor, şehirde tek gözlü bir bodrum katında kalıyordu. Evin tek penceresi sokağa bakıyordu, yoldan geçenler pencereden rahatlıkla görülebiliyordu ama sadece ayakları. Martin - ayakkabicılıktan olsa gerek- her ayağın kime ait olduğunu hemen anlıyabiliyordu.