Neden okuduğumu bilmediğim, muhtemelen 4.kitabını da okuyacağım bu serinin, sanırım şimdilik en sevemediğim kitabı. Malesef seri kitap olunca devamını okumak zorunda hissettim.
(Spoiler)
Bu kitapta günlük kalıplarımız arafta bile var oldu. Oysaki bir farkı olması tek önemli özelliğiydi bence. Yazarın arafta tek eklemediği günlük kalıp, okumak zorunda olmamak herhalde neyseki ruhlar şehrine düştükten sonra okula gitmeye gerek kalmamış, diğer rutinler aynı. Olmayan canını birilerine ada, bir adam sev ve el üstünde tut, evlen. Ee sonraki aşama da çocuk tabi. Adam şehri yönetsin bir de sevdiğini korusun(korunmaya ihtiyacı var çünkü bayılıyoruz zayıf kadın karaktere!). Kahraman erkek karakterimiz, saf kızımızı her seferinde kurtarsın ama saftirik kızımız başını belaya sokmaktan hiç geri durmasın. Sonra da büyüyle, bilmem neyle çok kıymetli erkek karakterimizi kendinden soğutsun. Ve tek amacı sevdiği adamla olmak olan sevgili kızımız 4.kitapta da muhtemelen hile hurdayla elinden alınan sevdiğini geri kazanmaya çalışıp, çocuğunu binbir zorlukla, belki hayatı pahasına dünyaya getirmeye çalışır.