Howards End
E. M. ForsterHowards End Reviews
You can find Howards End reviews, Howards End book reviews, Howards End ratings on 1000Kitap.Score
8.2Out of 10
Bir nadide kitabın sonu… İngiltere’ye dair bir yolculuk. İnsanlar arası sınıf farkları, kadın hakları, evler ve insanlar, Londra, doğa manzara, mimari ve tabi ki aşk. Aşkım olduğu yerde entrika olmaz mı ? Mutlaka olur. Bir yandan aile ilişkileri bir yandan koruyucu bir abla. Peki o abla aşık olamaz mı? Buyrun okuyun!
"Bu kitap yayınlandığından beri Howards End, modern İngiliz romanıyla ilgili her ciddi öğrencinin okuması gereken bir eser haline gelmiştir.
..
Howards End, İngiltere'nin yazgısını anlatan bir romandır. Sınıf mücadelesinin hikayesidir. Bu savaş örtülü olsa da gerçektir....
... Sınıf mücadelesi sınıflar arasında değil, tek bir sınıfın,
Howards End,
E.M. Forster'ın 20. yüzyılın başında İngiltere'de yaşanan sosyal dönüşüm ve sınıf çatışmalarını anlatan başyapıtı.
Howards End'de, Londra'daki farklı sınıfsal konumlara sahip üç aile üzerinden sınıf çatışmaları ve kaynaşmaları, sosyoekonomik durum, toplumsal baskı ve değer yargıları, kır hayatı, kentsel dönüşüm ve siyaset gibi konulara değinilmiş ki dönemin sınıf mensuplarının olaylara bakış açılarını görmemiz açısından güzel tespitler sunulmuş.
Üst sınıf (Wilcox ailesi) ve alt sınıf (Bast ailesi) arasında orta sınıf ya da orta-üst sınıf (Schlegel ailesi) köprü görevi görüyor gibi geldi bana. Yaptıkları seçimler ile Margaret üst sınıfı tercih ederken Helen'de de alt sınıfa doğru bir kayma olmuştur.
Gurur ve Önyargıyı da anımsatan bu klasiğe de şans verin isterim.
20.yüzyıl İngilteresinde geçen roman, üç farklı sınıftan ailenin yaşayışlarını, çatışmalarını, hayat felsefelerini ele alıyor. Wilcox ailesi burjuva bir aile. Kitaba ismini veren ev bu aileye ait. Ekonomik durumu yeterince iyi olan Schlegel ailesi (Margaret, Helen ve Tibby) sanata, müziğe, kitaba düşkün entellektüel bir bireylerden oluşuyor. Orta sınıfın altında kabul edilen Bast ailesi de romanda adı geçen diğer bir aile.
Forster, ailelerin sosyal farklılıkları yanında karakterlerini de çok iyi çiziyor. İnsanların düşünceleri, duyguları ve yaşayışlarının sonuçlarına realist pencereden ışık tutuyor. Dönemin İngiltere’sini betimlerken biçim ve ritmin üst düzey örneğini sergiliyor.
Kadın ve erkeğin konumunu, toplumdaki yerleşmiş yargılar çerçevesinde ele alıyor. Metaforlarla ve simgesel anlatımlarla içinde bulunduğu çağın yaşantısını anlatmaya çalışıyor.
Kitabın ön sözünde ve son sözünde romanla ilgili önemli tespitler yer alıyor.
Roman, beyaz perdeye de başarıyla aktarılıyor. Başrollerde Anthony Hopkins ve Emma Thompson’ ın yer aldığı film, en iyi uyarlama senaryo dalında Oscar’a layık görülüyor.