En Yeni Hristiyanlığın Temelleri Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Hristiyanlığın Temelleri sözleri ve alıntılarını, en yeni Hristiyanlığın Temelleri kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
''Çünkü kötü düşünceler, fuhuş, hırsızlık, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kıskançlık, iftira, kibir ve akılsızlık içten, insanın yüreğinden kaynaklanır. Bu kötülüklerin hepsi içten kaynaklanır ve insanı kirletir (Markos 7:21-23)
Onuncu buyruk bir bakıma hepsinden daha açıklayıcıdır. Yalnızca dış yaşantımızı ilgilendirir gibi gözüken Yasa'yı iç benliğin yargıcı durumuna getiriyor. Devletin yasası hırsızlığı yasaklayabilir ama göz dikmeye bir şey diyemez. Şöyle ki, açgözlülük kişinin iç yaşamıyla ilgili bir durumdur. Şehvetle zinanın, kin beslemeyle insan öldürmenin
On Buyruk'un son beşi gerçek sevgide var olması gereken "başkalarının haklarına saygı" ilkesini tanımlamaktadır. Bu buyruklara karşı gelen kişi, karşısındaki insanın en değerli zenginlik kaynaklarını soymuş, yaşamını (öldürmeyeceksin), aile mutluluğunu (zina etmeyeceksin), malını mülkünü (çalmayacaksın) ve şimdi de saygınlığını, onurunu (yalan yere tanıklık etmeyeceksin) çalmış oluyor.
Dokuzuncu buyruk yalnızca mahkemede yapılan yeminli yalanı kapsamıyor. Her türlü iftirayı, yalanı, kasıtlı abartmayı, yıpratıcı dedikoduyu ve gerçeğin çarpıtılmasını içine alıyor. Kötüleyici söylentileri yaymakla olduğu kadar dinlemekle de yalan tanıklık yaparız. Başkasının zararına sert şakalar yapmakla, yanlış izlenimler yaratmakla, kasıtsız olsa bile yanlış haber düzenlemekle, sözlerimizle olduğu gibi sessizliğimizle de bu buyruğa karşı gelebiliriz.
Hırsızlık yapmak, bir başkasına ait olan herhangi bir şeyi haksız yere ele geçirmek demektir. Bu yasa kişinin parasını ya da malını çalmaktan başka, bin bir türlü şekilde çiğneniyor. Vergi ve gümrük kaçakçılığı hırsızlıktır. İşyerinde beklenenden az süre çalışmak da hırsızlıktır. Dünyanın fırsatçılık dediğine Tanrı bazen hırsızlık diyor. İşçilerini fazla çalıştıran ve eksik maaş veren patron bu buyruğa karşı gelmiş olur. Tüm işlerinde sürekli titizlikle davranan, en ufak ayrıntısına kadar dürüstlükle hareket eden kim var aranızda?
Olumsuz yönden verilmiş bu buyrukların olumlu yönden düşünülmesi ve uygulanması gerekir. Adam öldürme suçundan gerçekten temiz olabilmek için başkalarının sağlıklarını ve yaşamlarını korumak amacıyla elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Aynı şekilde, zina eyleminden sakınmak yeterli değildir. Her iki cinsin öbürüne karşı her zaman doğru, sağlıklı, saygılı bir tutum takınması gerekir. Kaldı ki açgözlü ya da cimri kişi hırsızlık yapmamakla övünemez. Pavlus hırsızın hırsızlıktan vazgeçmekle yetinmemesini söylüyor. Eskiden hırsızlık yapan kişinin doğru dürüst çalışmayı öğrenmesi gerekir. Hatta kendi elleriyle ekmeğini kazanmakla kalmayıp gereksinmesi olan başkalarına verebilecek duruma gelmesi isteniyor.
Bu buyruğun da sadece evlilikteki sadakatsizlikten çok daha geniş bir anlamı vardır. Evlilik kapsamının dışındaki bütün cinsel ilişkileri içine aldığı gibi, her türlü sapık ve taşkın cinsel uygulamayı da içerir. İnsanlar her ne kadar doğuştan bozuk eğilimlerden sorumlu değillerse de, bu kötü eğilimlere boyun eğip eğmemek kişinin sorumluluğudur. Yedinci buyruk evlilik içindeki bencil baskıları ve hep değilse de boşanmaların çoğunu kapsamaktadır. Açık saçık yayınlar okuyan, temiz olmayan düşünce ve arzulara yer veren kişi bu yasayı çiğnemiş olur. İsa'nın kendisi bu gerçeği en kesin şekilde belirtti;
"Ama ben size diyorum ki, bir kadına şehvetle bakan her adam, yüreğinde o kadınla zina etmiş olur."
(Matta 5:28)
Yürekte öldürücü düşüncelere yer vermek ile fiilen öldürmenin eş anlamlı olması gibi, kirli düşünceler beslemekle bedende zina işlemek de aynı şeydir. Yedinci buyruk Tanrı'nın kutsal ve güzel bir armağanı olan cinselliğin kötüye kullanıldığı ve yozlaştırıldığı her durumu içerir.